‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ Gibi Günlerin İslam’daki Yeri Nedir?

Alparslan Kuytul Hocaefendi "8 Mart Dünya Kadınlar Günü' gibi günler İslam Toplumu'nda var mıdır?" sorusunu "İslam’da bayram iki tanedir. Bunlar; Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramıdır. İslam’da bu ikisinden başka bayram yoktur." şeklinde cevaplandırdı.

‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ Gibi Günlerin İslam’daki Yeri Nedir?
08 Mar 2017 09:40:42

Alparslan Kuytul Hocaefendi kendisine yönelik sorulan "8 Mart Dünya Kadınlar Günü' gibi günler İslam Toplumu'nda var mıdır?" sorusunu 'İslam’da bayram iki tanedir. Bunlar; Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramıdır. İslam’da bu ikisinden başka bayram yoktur. Bu gibi günler, bayram olarak değil de temsilen bir takım hakları hatırlatmak, gündeme gelmesini sağlamak maksadı ile bayram haline, dinin bir parçası haline çevrilmeden ilan edilebilir. ' şeklinde cevaplandıran Alparslan Kuytul Hocaefendi, soruya verdiği cevabın devamında böyle günlere isim vermekle hiçbir şeyin düzelmeyeceğine değindi.

"8 Mart Dünya Kadınlar Günü' gibi günler İslam Toplumu'nda var mıdır?" sorusuna Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin verdiği cevabının tamamı;

İslam’da bayram iki tanedir. Bunlar; Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramıdır. İslam’da bu ikisinden başka bayram yoktur. Bu gibi günler, bayram olarak değil de temsilen bir takım hakları hatırlatmak, gündeme gelmesini sağlamak maksadı ile bayram haline, dinin bir parçası haline çevrilmeden ilan edilebilir.

Ama bunların ne faydası oluyor ki; kadınlar günü diyorlar ancak her gün kadın cinayetleri işleniyor. Demek ki kadınlar günü demekle ve bir takım isimler takmakla hiç bir şey halledilmiyor.

Sonuçta güçlü olan zayıf olanı eziyor. Sonuçta erkek daha güçlü kadın ise zayıf olduğu için, erkek kendisinde kadına her şeyi yapabilme yetkisini görüyor. Bu ise medenilik değil, bedeviliktir. Medenilikte hak üstündür, bedevilikte ise güç üstündür. Erkek; ben güçlüyüm deyip zulmediyorsa bu bedeviliktir. Mesela, bize Spor Salonları’nı vermiyorlar. Mersin ve Ankara’daki konferanslarımız için tekrar başvuru yaptık, ‘bir daha deneyelim belki hatalarını anlamışlardır izin verirler’ dedik.

Ama yine Spor Salonları’nda konferans yapmamıza izin vermediler. Soru kadınlarla ilgili ama ben konuyu şu açıdan ele almak istiyorum; ister kadın, ister işçi, ister çocuk olsun mesele şu: Memlekette güçlü olanın dediği oluyor, zayıfınki değil… Sizlere soruyorum; Spor Salonları’nı Hükümet kullanıyor, aynı şekilde HDP’ye, CHP’ye, MHP’ye kullanmaları için izin veriyorlar ama bize izin vermiyorlar. Neden? Çünkü biz onları bazı meselelerde; -Irak politikalarını, Suriye politikalarını, laikliği tavsiye etmelerini- samimi olarak, kardeşçe tenkit ettik. Hâlbuki CHP, MHP, HDP kendilerine her lafı söylediği halde, Hükümet onlara Spor Salonları’nı veriyor bize vermiyor. Çünkü onları güçlü görüyor; herhangi bir iznin verilmemesi durumunda Spor Salonları’nı başlarına yıkacaklarını çok iyi biliyorlar.

Peki sizce bu, medeniyet midir bedevilik midir? Medeniyette; fakir de olsa zengin de olsa fark etmez, önemli olan hakkın üstünlüğüdür. Bedevilikte ise; güç üstündür, hakka bakılmaz. Hükümet, bu salonları bize hangi gerekçe ile vermiyor? Bu salonlar milletin malı, biz de milletiz…

Sorumuza tekrar dönecek olursak; erkeklerde İslam ahlâkı yoksa ve erkek, ‘ben güçlüyüm ama zulmedersem Allah benden güçlüdür, bana bunun hesabını sorar’ anlayışına sahip değilse kadınlar günü ilan edilse ne olur edilmese ne olur… Dolayısı ile yapılması gereken şey kadınlar günü ilan etmekten ziyade, kadına da erkeğe de İslam ahlâkını öğretmek ve Kur’an toplumu meydana getirmektir.

Eğer kadın kadın gibi, erkek de erkek gibi davranırsa kadınla erkek arasında bir problem olmaz. Boşanmalar ve zulümler azalır. Kadınlar gününü Avrupalılar icat etti ama oralarda kadınlar çok daha kötü durumda. Batıda boşanan, dayak yiyen, öldürülen kadınların haddi hesabı yok. Yani mesele eğitim meselesidir; İnsan medenî olmayınca bedevî oluyor, hakka bakmıyor kuvvete bakıyor.



0 Yorum

Yorum Yaz