Furkan gönüllüleri adaletin cenaze namazını kıldı

Bir sene önce, 30 Ocak operasyonu ile tutuklanan Alparslan Kuytul Hocanın sevenlerinin ülkede adaletsizliklere dikkat çekme adına gerçekleştirdiği ilginç eylemleri devam ediyor.

Alparslan Hoca bir sene önce tutuklanmış ve 10 ay boyunca tecrite tabi tutulmuştu. Tutukluluğundan 10 ay sonra çıkarıldığı ilk mahkemede tahliyesine karar verilmiş, yine 24 Ocak’ta, tutuklu yargılandığı diğer bir davadan da tahliye almıştı.

3 gün süren mahkemenin verdiği tahliye kararının savcının itirazı üzerine aynı gün bozulması ve Alparslan Hocanın tahliyesinden saatler sonra tekrar tutuklanması kamuoyundan ciddi tepki almıştı.

İkinci Defa Tutukluluğunun Devamına Karar Verildi

Birkaç saat içinde verilen tutukluluğa devam kararının siyasi olduğu, Hukuk insanları arasında ve kamuoyunda konuşulurken Alparslan Hoca’nın avukatının 6. Ağır Cezaya verdiği itiraz dilekçesi de benzer gerekçelerle reddedildi.

Furkan Gönüllülerinden Bir Eylem Daha

Bir yıldır adaletin defalarca yerle yeksan edildiğine ve yargının siyasete alet edildiğine dikkat çekme amaçlı yapılan eylemlere bir yenisi daha eklendi.

6. Ağır Ceza Mahkemesinin itiraz dilekçesini reddetmesi üzerine bir araya gelen Furkan gönüllüleri, yüzlerce hukuksuzluğun ve adaletsizliklerin yaşandığı ülkemizde zulümlere dikkat çekmek adına temsili olarak adaletin cenaze namazını kıldılar.

Furkan Gönüllüleri soruyor:

Adalet Öldü mü?

Furkan gönüllüleri yaptıkları açıklamada şunları söyledi;

“Biz, son yıllarda üst üste hukuksuzluklara maruz kalan ve ülkemizdeki birçok zulme duyarsız kalmamaya çalışan Furkan Gönüllüleri olarak kıymetli halkımıza şunu sormak istiyoruz:

Bu memlekette Adalet öldü mü?

Yoksa siyasetin sopası adaleti ölü gibi davranmaya mı zorluyor?

Hukuk adamları nerde?

Yoksa herkes siyasetin adamı mı oldu?

Kıldığımız bu temsili cenaze namazıyla, ülkemizde ki yargı sisteminde adaletin gözetilmediğini, bilakis hukuki kararların siyasi baskılar sonucu alındığını bir kez daha göstermek istiyoruz.

Alparslan Hoca iki davadan da ilk duruşmada tahliye aldığı halde neden cezaevinde!

28 Şubat mağdurları hala neden cezaevinde!

Cezaevinde bulunan binlerce insanın hepsi gerçekten suçlu mu?

Bebekler ve çocuklar neden cezaevinde!

Bakıma muhtaç hasta ve yaşlılar, hamile kadınlar neden cezaevinde!

Gazeteciler ve yazarlar neden cezaevinde!

KHK’lılar neden eski hayatlarına dönemiyor!

Neden ulusal medya susmuş!

Mikrofon ve kamera gören halk düşüncesini açıklamaktan neden korkuyor!

Sosyal medya paylaşımlarından dolayı insanlar neden ifadeye çağrılıyor ve tutuklanıyor!

Daha birçok neden ve niçinler!

Yoksa istibdat, adaleti yendi mi?

Adaletin ölmemiş olmasını temenni ediyoruz ama bu gidişle Adalet hakiki manada yerle yeksan olacak ve zulüm adaleti tamamen bitirecektir. Adalet henüz ölmese de can çekişmektedir.

Bir milletin insanlarının bir araya gelerek kendi ülkesinde ki adaletin cenaze namazını temsili olarak kılması da ülkede adaletin geldiği vahim durumu resmetmek içindir.

Peki, bir memlekette adalet ölürse toplum yaşayabilir mi?

Ülkemizde adaleti öldürmekten çekinmeyen siyasetçiler ve hukukçular toplumu öldürmeye çalışanlar olarak tarihe geçeceklerdir. Çünkü adaletle hükmedilmeyen, özgürlükleri ağır baskılarla kısıtlanan, hakları ellerinden alınan ve bütün bunlara rağmen birde şiddetli baskı ile susturulan milletler ölür. Adalet hepimiz için hava, su gibi ihtiyaçtır. Adaletsizliklerden dolayı nefes alamıyoruz, yaşayamıyoruz… Adalet istiyoruz!!!”