İnsanlık Depresyonda

Dünya Sağlık Örgütü tarafından hazırlanan rapora göre, 2015 yılında dünyada 300 milyondan fazla kişinin depresyondaydı. Verilere göre Türkiye’de ise her yüz kişiden dördü depresyondan şikayetçi.

İnsanlık Depresyonda
24 Şub 2017 15:20:10

Kalplerin ancak Allah'ı anmak ile mutlu olacağını ve insanın yaratılış gayesinin yaratıcısına kulluk olduğunu bildiren dinimizin hayatlardan çıkarılması sonucu, insanlık büyük bir çıkmaza girerek depresyona doğru ilerlemektedir.

İnsanlığın içinde bulunduğu bu vahim durum ise dinin hayatlardan çıkarılmasının sonucudur.

Dünyada depresyon vakalarının sayısı hızla artıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan bir araştırma 2015 yılında dünya çapında depresyon vakalarının sayısının 322 milyona yükseldiğini ortaya koyuyor. Bu rakam, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 4.4'üne denk geliyor.

Depresyon vakalarının sayısında son on yılda yaklaşık yüzde 18'lik artış kaydedildiğine dikkat çekilen raporda, vakaların yüzde 80'inden fazlasının düşük ve orta gelir seviyesindeki ülkelerde tespit edildiği belirtiliyor.

Araştırmayı yürüten ekipte yer alan Dan Chisholm depresyonun artmasında nüfusun büyümesinin yanı sıra ortalama yaşam süresinin uzamasının etkili olduğunu belirterek, özellikle yaşlıların depresyona yakalandığını kaydetti. Dan Chisholm perşembe günü Cenevre'de yaptığı açıklamada, depresyonun dünyanın her yerinde insanların hayatını kısıtlayan nedenlerin başında geldiğini söyledi.

Türkiye'de nüfusun yüzde 4.4'ü depresyonda

DSÖ raporunda, Türkiye'de 2015 yılında yaklaşık 3 milyon 260 bin kişinin depresyondan mustarip olduğu, bunun Türkiye nüfusunun yüzde 4.4'üne denk geldiği kaydedildi.

Deutsche Welle Türkçe'nin aktardığına göre, raporda Almanya'da ise nüfusun 5.2'sinin yani 4 milyon 100 bin civarında kişinin depresyon geçirdiği belirtiliyor. Alman Depresyon Yardım Vakfı'na göre, depresyon toplumda çok yaygın bir hastalık. Ancak yaygın olmasına rağmen en az ciddiye alınan hastalıklar arasında bulunuyor.

Sıkıntılı -günümüz ifadesiyle stresli- yaşam, iman etmeyenlerin, imanın kazandırdığı güzel ahlaktan uzak yaşamalarının sonucudur Bugün doktorlar, stresin etkilerinden korunmak için huzurlu ve sakin bir yapıya, rahat, güvenli ve endişelerden uzak bir psikolojiye sahip olunması gerektiğini ifade etmektedirler. Huzurlu ve rahat bir psikoloji ise, ancak Kur'an ahlakının yaşanmasıyla mümkündür.

Rabbimiz'in iman eden kulları için vaadi ise şöyle bildirilmektedir:

"Erkek olsun, kadın olsun, bir mü'min olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaşatırız ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz." (Nahl, 16/97)

"De ki: Ondan ve her türlü sıkıntıdan sizi Allah kurtarmaktadır..." (Enam, 6/64)



0 Yorum

Yorum Yaz