Kaos 2003'te başladı

Ortadoğu'da yaşanan kaos, ABD'nin 'demokrasi getireceğiz' diyerek Ortadoğu'yu işgal etmesiyle başladı.

Kaos 2003'te başladı
21 Ara 2016 12:15:38

ABD'nin Ortadoğu'ya 'demokrasi müdahalesi' istikrarsızlığın yanında kan ve gözyaşı getirdi.

Ortadoğu'da son dönemde yaşanan kriz ve çatışmalarda büyük bir artış yaşanırken, bölge genelinde yaşanan sıkıntıların dış etkenlerden kaynaklandığı gerçeği her geçen gün daha da net anlaşılıyor. 

Bölgede yaşanan acıyı derinleştiren asıl etken ise uluslararası güçlerin Ortadoğu'da gerçekleştirdikleri müdahalelerdir.

Ortadoğu'daki kaos ile ilgili Chicago Üniversitesi Güvenlik ve Terörizm Departmanının yaptığı bir araştırma da uluslararası güçlerin bölgedeki çatışmalar üzerindeki etkisini net bir şekilde ortaya koyuyor.

Özellikle ABD'nin Afganistan ve Irak işgalleri bölgedeki çatışma dinamiklerini derinleştirirken, kaosun da artmasına neden oldu. ABD'nin Irak işgalinden önce ülkede yaşanan intihar saldırıları 0 (sıfır) iken, işgalden sonra ülkede yaşanan intihar saldırıları 2 bin 152'ye çıktı. Yine Afganistan'da 2003 yılına kadar 2 intihar saldırısı gerçekleşmişken, 2003 sonrası dönemde bu rakam bin 143 olarak tespit ediliyor. Bu rakamlara diğer saldırı yöntemleri de eklendiğinde bölgedeki kaosun ABD işgalinden sonra olağan üstü bir artış gösterdiği gözlemleniyor.
ABD'nin Irak işgalinden önce ülkede yaşanan intihar saldırıları 0 (sıfır) iken, işgalden sonra ülkede yaşanan intihar saldırıları 2 bin 152'ye çıktı.

ABD'nin Irak ve Afganistan işgali sadece bu iki ülkeyi istikrarsızlaştırmakla kalmadı. Hem komşu ülkeleri hem de bölgeyi istikrarsızlaştıracak bir sürecin de başlamasına neden oldu. İstikrarsızlığın yanı sıra kaos da yayıldı. Chicago Üniversitesi'nin verilerine göre Asya'da önemli bir askeri güce sahip olan ve komşu ülkelerine nazaran belli bir istikrar düzeyine sahip olan Pakistan  bu kaostan en çok etkilenen ülke oldu. 2001'deki işgal sonrası Pakistan'da Afganistan işgali öncesi yaşanan intihar saldırıları hiç yokken, bu rakam 2003'ten sonra 513'e çıktı.

Arap Baharı sonrası yaşanan devrimler halkın özgürlük ve demokrasi talebiyle sokaklara çıktığı Libya, Mısır, Yemen ve Suriye'de çatışma ve iç savaşa dönüştü. Mısır'da yaşanan devrimler sonrası yapılan seçimler, ülkenin seçilmiş olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin gerçekleşmesi ile pozitif bir dönüşüm görülürken, ABD ve Körfez ülkelerinin desteği ile 2013'te darbe yapan Sisi, ülkenin istikrarsızlaşmasının da yolunu açtı. Mısır'da birçok intihar saldırısı gerçekleştirildi.

Çok farklı bir yapıya sahip olan Libya, Kaddafi döneminde birçok problemle iç içe yaşasa da istikrarlı bir yapıya sahipti. Batı ile zıt bir politika izleyen Kaddafi'nin Arap Baharı sonrası devrilmesi, ülkede beklenilen değişimi getiremedi. Tam tersine ülke büyük bir iç savaşın ve bölünmenin eşiğine girdi. Yine Libya, kaostan payını alan ülke oldu.

Chicago Üniversitesi'nin verilerine göre, 2003 sonrası Libya'da 44 olarak tespit edilen intihar saldırıları, 2003 öncesi 0 (sıfır) olarak görünüyor. Libya'nın üç farklı grup arasında bölünmüş bir ülkeye dönüşmesi de son dönemde artan kaosun en önemli nedenlerinden biri olarak görünüyor.

ABD'nin Irak işgalinden en çok etkilenen bir diğer Ortadoğu ülkesi ise Suriye oldu. Halkın değişim ve reform taleplerine karşılık silahlı yöntemlere başvuran Esed rejiminin saldırıları ile istikrarsızlaşan Suriye, kurtlar sofrasına dönüştü. 2011’den bu yana devam etmekte olan Suriye’deki iç savaşta şimdiye kadar yüz binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarca Suriyeli toprağını terk ederek başka ülkelere sığındı.

 

 

Etiketler:   ABD İşgali


0 Yorum

Yorum Yaz