Zalim Çin'in verileri sızdı: Uygurları fişlemek için algoritma kullanıyorlar

Çin'in Uygur Türkleri'ni fişlemek için kullandığı Entegre Ortak Operasyonlar Platformu'ndan (IJOP) sızan veriler ortaya ortaya çıktı. Programın algoritmasına göre Kuran okumak ve uzun sakal bırakmak suç sayıldı.

Zalim Çin'in verileri sızdı: Uygurları fişlemek için algoritma kullanıyorlar
09 Ara 2020 16:02:25

Çin'in Uygur Türklerini fişleme yöntemi ortaya çıktı. Teknolojiden yararlanan Çin yönetimi Kuran okumayı dahi suç kabul ediyor.

Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü, Çin'in Doğu Türkistan Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Müslüman azınlığa yönelik politikalarıyla ilgili kapsamlı bir araştırma yaptı.

BİR KAMPTA 2 BİN KİŞİ VAR

Independent Türkçe'den Cihan Arpacık'ın haberine göre Pekin'in, ileri teknolojik sistemler kurarak azınlıkları izlemek için kullandığı Entegre Ortak Operasyonlar Platformu'ndan (IJOP) sızan verilerle sadece Aksu bölgesinde kurulan toplama kampında tutulan 2 bin kişinin listesine ulaşıldı. 

Örgüt, IJOP'un büyük veri platformunu nasıl işlediğini de ortaya çıkardı.

Örnek bir veri sınıflandırması şu şekilde:

Bayan T.

Kampa gönderime gerekçesi: Platform tarafından "Hassas ülkelerle iletişime geçtiği" belirlendi. Şüpheli, 2017'nin Mart ayında "Hassas ülkedeki" bir telefon numarasından 4 kez arandı. 

KIZ KARDEŞİYLE İLETİŞİME GEÇMESİ SUÇ OLDU

Platformun bu şekilde fişlemesine rağmen, söz konusu isim farklı bir ülkedeki kız kardeşiyle iletişime girmişti. 

Bir süre toplama kampında tutulan T., ülkenin farklı bir kentinde zorunlu işçi olarak istihdam edildi. 

İnsan Hakları Örgütü'nün tespitlerine göre, IJOP sistemi üzerinden yapılan tutuklamaların gerekçesinin hiçbirinde şiddet içeren bir davranış bulunmuyor.

Tutuklanan herkes, tamamen günlük hayatın parçası haline gelen fiillerinden dolayı kamplara alındı.

FİŞLEMEDE TEKNOLOJİ KULLANIYORLAR

Sofistike teknolojik sistemlerle donatılan programın "şüpheli" algoritmasına göre şunları yapanlar da kamplara alındı:

-Kur'an okumak

-Devletin izni olmadan Kur'an öğrenmek veya çocuklardan birinin Kur'an öğrenmesine izin vermek 

-Devletten habersiz dini vaaz vermek

-Uzun sakal bırakmak veya peçe takmak. 

-Aile planlaması dışında fazla çocuk sahibi olmak. 

-Devletin izni olmadan Hacca gitmek

-Türkiye, Afganistan, Suudi Arabistan, Kırgızistan gibi ‘hassas ülkelere' gitmek. 

-Doğu Türkistan'ın Aksu dışındaki bölgelerine gitmek

-Yetkililere haber vermeden adres değiştirmek. 

-Telefonu sık sık değiştirmek. 

"MİLYONLARCA İNSAN ZORLA KAMPA GÖTÜRÜLÜYOR"

Uygur Hareketi Kurucu Direktörü Ruşen Abbas, Aksu listesinin, Doğu Türkistan'da Müslüman Uygurlara, Kazaklara, Kırgızlara ve diğer İslam dini mensuplarına yapılan soykırımını anlatan yeni bir belgesi olduğunu söyledi.

Uluslararası kamuoyunu, Çin'in Uygurlara yaptığı soykırıma karşı çıkmaya çağıran Abbas, ''II. Dünya Savaşı'ndaki Yahudi soykırımının ardından bütün dünya 'Bir daha asla' diyerek tekrar bu tür soykırımların yaşanmayacağına söz verdi. Ancak Batılı ülkeler bu sözünü unutmuşa benziyor. Milyonlarca insan toplama kamplarına gönderiliyor, işkencelere maruz kalıyor, kadınlar zorla kısırlaştırılıyor, çocuklar ailelerinden koparılıyor'' dedi. 

HUAWEI DE FİŞLEMELERE ORTAK OLDU

Öte yandan Komünist Parti’nin egemen olduğu Çin hükümetinin Uygur Türkleri aleyhine yürüttüğü yıldırma politikalarına telekomünikasyon şirketi Huawei de ortak oldu. 2018’de birlikte çalışan, yüz tanıma teknolojileri geliştiren Çin merkezli Megvii şirketi ve Huawei, Uygur Türkleri’ni hükümete ihbar eden yüz tanıma sistemini test etti. ABD merkezli araştırma kuruluşu IPVM’nin ortaya çıkardığı, Huawei ve Megvii şirketlerinin yetkili imzalarının bulunduğu bir belge; bu iki şirketin kalabalıktaki kişilerin yaşını, cinsiyetini ve ırkını tek tek tespit edebilen yapay zeka kamera sistemini test ettiğini kanıtlıyor.



0 Yorum

Yorum Yaz