ABD Kongresi'nde bu hafta oylanması beklenen ve işgalci İsrail'e karşı yürütülen boykot hareketlerini suç saymayı hedefleyen yasa tasarısı, gelen sert tepkiler nedeniyle geri çekildi. Tasarı, işgalci rejime karşı ekonomik ve siyasi boykotlara katılan Amerikan vatandaşlarını ağır yaptırımlarla cezalandırmayı amaçlıyordu.
H.R. 867 koduyla sunulan bu girişim, boykot çağrısında bulunan kişi ve kuruluşlara 1 milyon dolara kadar para cezası ve 20 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngörüyordu. Ayrıca, tasarı Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği gibi uluslararası kuruluşların da desteklediği boykotları yasadışı ilan etmeyi hedefliyordu.
Tepkilerin yükselmesinin ardından, tasarıyı destekleyen bazı Cumhuriyetçi vekiller bile geri adım attı. Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Marjorie Taylor Greene, tasarının oylama listesinden çıkarıldığını duyurdu. Thomas Massie de kararı doğrularken, “Amerikan halkının temel haklarını tehlikeye atamayız” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyetçi Anna Paulina Luna, yaptığı açıklamada, "İfade özgürlüğü anayasal bir haktır. Bir vatandaş, barışçıl bir şekilde boykot kararı alıyorsa bu, ceza gerektirmez" diyerek yasa tasarısına karşı olduğunu belirtti.
Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) de tepkisini ortaya koyarak, "Boykot hakkı, Amerikan demokrasisinin temel taşlarından biridir. Bu hakkı sınırlamak anayasaya aykırıdır" açıklamasında bulundu.
Arka Plan ve Tepkiler:
Tasarıya karşı yükselen sesler, Trump yönetiminin işgalci İsrail lehine izlediği baskıcı politikaları yeniden gündeme getirdi. Özellikle Gazze'ye yönelik eleştirilerde bulunan öğrenci ve aktivistlerin, vize iptali, gözaltılar ve fişleme uygulamaları ile karşılaştığı hatırlatıldı.
Tüm bu gelişmeler, ABD'de işgalci İsrail politikalarına yönelik eleştirilerin bastırılmak istendiğine dair kaygıları güçlendirdi. Ancak geri çekilen yasa tasarısı, toplumun ifade özgürlüğüne sahip çıkma iradesini ortaya koydu.