Feti Yıldız'dan Hukuk Vurgusu: "Delilsiz İspat Yalnızca Zandır, Tutuklama Ceza Değil Tedbirdir"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, X sosyal medya hesabından yaptığı kritik açıklamada, ceza muhakemesinde delilin merkezi önemini vurguladı. Yıldız, tutuklamanın bir ceza değil, geçici bir koruma tedbiri olduğunu belirterek, özellikle ağır hasta ve engelli mahkûmların durumu hakkında demokratik hukuk devletlerine hassasiyet çağrısı yaptı.

Eklenme Tarihi: 09 Ara 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 09 Ara 2025
Feti Yıldız'dan Hukuk Vurgusu: "Delilsiz İspat Yalnızca Zandır, Tutuklama Ceza Değil Tedbirdir"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, adalet sisteminin evrensel hukuki ilkelere bağlı kalarak maddi gerçeğe ulaşabileceğini belirten önemli açıklamalarda bulundu. Ceza muhakemesinde delilin vazgeçilmezliğine dikkat çekti.

Yıldız, hukuki sürecin temelini oluşturan delil kavramına ilişkin olarak, “Maddi hakikate ve adalete ulaşmanın yegâne yolu hukukun evrensel ilke ve esaslarına bağlı kalmaktır. Delilsiz ispat, maddi vakaya uygun olsa bile zan ve tahminden ibarettir” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, ceza yargılamasında yanlış delil kullanımıyla doğru sonuca ulaşılmaya çalışılmasının hukuken reddedildiği prensibini bir kez daha hatırlattı.

Tutuklama Tedbirine Sıkı Şartlar Altında Başvurulmalı

Feti Yıldız, kişi özgürlüğünü kısıtlayan en ağır koruma tedbirlerinden biri olan tutuklamanın niteliği konusunda da kamuoyuna önemli bir hatırlatma yaptı. Tutuklamanın doğası gereği geçici olduğunu belirten Yıldız: “Tutuklama bir ceza değil; maddi gerçeğe ulaşılmasını sağlayan, ceza davasının yürütülmesine veya olası cezanın infazına hizmet eden geçici bir araçtır” dedi.

Kişi özgürlüğü hakkını ciddi şekilde sınırlayan bu tedbire başvurulurken son derece dikkatli ve özenli davranılması gerektiğinin altını çizen Yıldız, yalnızca sıkı şartlar altında uygulanabileceğini vurguladı.

Ağır Hastalığı Olan Mahkûmlar İçin İnsanlık Çağrısı

Açıklamasında insani bir boyuta da değinen Yıldız, ağır hastalığı bulunan hükümlü ve tutukluların durumuna dikkat çekti. Ölümcül seyir izleyen hastalıkların cezaevi koşullarında tedavi edilemeyeceğini belirterek şunları söyledi: “Ağır hastalığı olanları, engelli ve yaşlı mahkûmları sürekli cezaevinde tutmak, demokratik hukuk devletinin sorumluluğu olamaz.” Bu ifadeler, devletin insani yaklaşım ve tedavi hakkını koruma yükümlülüğüne vurgu yaptı.

Mesajını adaletin uygulanması kadar görünürlüğünün de önemli olduğu ilkesiyle tamamlayan Yıldız, Hazreti Ömer’in Basra kadısı Emir Musa’ya yazdığı tarihi mektuptan alıntı yaparak, “Adaletin gerçekleşmesi, gerçekleştiğinin de görülmesi gerekir” diyerek eylem odaklı adalet anlayışının önemini belirtti.