New York Times köşe yazarı Thomas Friedman, kaleme aldığı yazıda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kendi siyasi çıkarlarını ABD ve İsrail’in uzun vadeli güvenlik çıkarlarının önüne koyduğunu belirtti. Netanyahu hükümetinin aşırılık yanlısı politikalarının, ABD'nin bölgedeki güvenlik mimarisine zarar verdiğini savundu.
New York Times gazetesinin deneyimli köşe yazarı Thomas Friedman, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında dikkat çekici bir yazı kaleme aldı. "Bu İsrail hükümeti bizim müttefikimiz değil" başlıklı yazısında Friedman, Netanyahu’nun kişisel çıkarlarını hem İsrail’in hem de ABD’nin çıkarlarının önüne koyduğunu vurguladı.
Friedman yazısında, ABD Başkanı Joe Biden’ın Netanyahu ile görüşme planı yapmamasının "hayati bir farkındalık" işareti olduğunu belirtti. Mevcut İsrail hükümetinin, ABD’nin bölgedeki temel güvenlik çıkarlarını tehdit ettiğini ifade eden Friedman, “Netanyahu bizim dostumuz değil” dedi.
İsrail'in Batı Şeria'nın ilhakını ve Gazze'deki Filistinlilerin sürülmesini öncelik haline getirdiğini savunan Friedman, Netanyahu'nun kabinesindeki aşırı sağcı figürlerin etkisiyle iki devletli çözüm çabalarını sabote ettiğini iddia etti. Netanyahu’nun şahsi siyasi geleceğini güvence altına almak için yargı sürecinden kaçmaya çalıştığını da dile getirdi.
Friedman ayrıca, İsrail ile Suudi Arabistan arasında kurulabilecek ilişkilerin Orta Doğu'da barışa ve ekonomik entegrasyona katkı sağlayabileceğini, ancak Netanyahu’nun bu süreci kişisel çıkarları nedeniyle sabote ettiğini ifade etti.
"Gazze’nin yeniden işgali kalıcı bir askeri varlık kurmak içindir" diyen Friedman, bu planın Filistin halkını Akdeniz ile Mısır arasındaki dar bir bölgeye sıkıştırmak olduğunu belirtti. İsrailli askeri uzman Amos Harel'in analizine de yer veren yazar, bu yaklaşımın Gazze’deki sivil altyapıyı yok edebileceği ve daha fazla sivil ölümüne yol açabileceği uyarısında bulundu.
Friedman yazısını, Netanyahu’nun politikalarının sadece İsrail için değil, ABD’nin Orta Doğu’daki müttefikleri olan Ürdün ve Mısır gibi ülkeler için de ciddi sonuçlar doğurabileceği uyarısıyla tamamladı. Özellikle Filistinlilerin bu ülkelere yönlendirilme riskinin, bölgede yeni diplomatik krizler yaratabileceğini belirtti.