İngiltere'de Göç Politikasına Sert Düzenleme: 30 Ayda Sınır Dışı

İngiltere, sığınmacıların kalıcı oturum süresini 5 yıldan 20 yıla çıkarıyor; otomatik maddi yardım sona erecek. Yeni göç paketi, İşçi Partisi'nin anket düşüşünü durdurma hamlesi olarak sunuluyor.

Eklenme Tarihi: 16 Kas 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 16 Kas 2025
İngiltere'de Göç Politikasına Sert Düzenleme: 30 Ayda Sınır Dışı

İngiltere Göç Politikalarını Sertleştiriyor: 30 Ayda Sona Eren Mülteci Statüsü

İngiltere'de iktidardaki İşçi Partisi hükümeti, göç politikalarında radikal bir değişiklik yapacağını duyurdu. Yeni düzenlemeye göre mülteci statüsü artık beş yıl değil, yalnızca 30 ay sürecek. Sığınmacılar köken ülkeleri güvenli ilan edildiğinde geri gönderilecek. Oturum izni için gereken süre 20 yıla çıkacak. Bu karar, ülkede rekor sayıda sığınma başvurusu yapıldığı bir dönemde alındı.

İçişleri Bakanı: Sistem Artık Altın Bilet Değil

İçişleri Bakanı Shabana Mahmood, mevcut sistemin sığınmacılar için "altın bilet" gibi işlediğini söyledi. Yeni planın amacı, İngiltere'yi mülteciler için daha az cazip hale getirmek. Yardımlar otomatik olarak verilmeyecek. Katı kurallar uygulanacak ve daha az kişiye destek sağlanacak. Bu değişiklikler yalnızca yeni başvuru sahiplerini etkileyecek. Ülkede bulunan mevcut sığınmacılar için bir değişiklik olmayacak.

Reform UK'nin Yükselişi Hükümeti Baskıladı

Bu sert politikalar, Nigel Farage liderliğindeki Reform UK partisinin anketlerde yükseldiği bir dönemde açıklandı. Başbakan Keir Starmer, İşçi Partisi'nin oylarını geri kazanmak için bu adımı attı. Ülkedeki bir sonraki genel seçim 2029 yılında yapılacak. Ancak bu yeni politika, parti içinde de tartışmalara neden oldu. Sol kanattan bazı milletvekilleri, hükümetin sağa kaydığını savunuyor.

Danimarka Modeli Örnek Alındı

Yeni tasarı, Danimarka'daki uygulamalar temel alınarak hazırlandı. Parlamentoya sunulması beklenen bu plan, İngiltere'nin göç sistemini kökten değiştiriyor. Geçtiğimiz yıl 111 bin kişi İngiltere'ye sığınma başvurusunda bulundu. Bu sayı, ülke tarihindeki en yüksek rakam oldu. Hükümet, bu sayının düşürülmesini hedefliyor. Ancak bu hedef, insan hakları örgütleri tarafından eleştiriyle karşılandı.