İşgalci İsrail, Ateşkese Rağmen Yabancı Gazetecilerin Gazze’ye Girişini Yasaklamayı Sürdürüyor

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, yürürlükteki ateşkese rağmen güvenlik gerekçesiyle yabancı basın mensuplarının Gazze Şeridi’ne girişine izin verilmeyeceğini açıkladı. Karar, basın ve insan hakları örgütlerinin sert tepkisini çekti.

Eklenme Tarihi: 31 Ara 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 31 Ara 2025
İşgalci İsrail, Ateşkese Rağmen Yabancı Gazetecilerin Gazze’ye Girişini Yasaklamayı Sürdürüyor

İsrail hükümeti, Gazze Şeridi’nde devam eden ateşkese rağmen uluslararası medya kuruluşlarının bölgeye giriş yasağını kaldırmama konusunda ısrarını sürdürüyor. İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Pazartesi günü Knesset’te yaptığı konuşmada, İsrail ordusunun (IDF) güvenlik gerekçeleriyle yabancı gazetecilerin Gazze’ye alınmasına karşı olduğunu belirtti.

Katz, ateşkesin kırılgan bir süreç olduğunu savunarak, anlaşmanın her an sona erebileceğini ve olası askeri operasyonların gazetecilerin hayatını tehlikeye atabileceğini öne sürdü. Bu nedenle basın mensuplarının bölgeye girişinin “sorumlu bir karar olmadığını” ifade etti.

Yüksek Mahkeme Süreci ve “Propaganda” İddiaları

Yabancı Basın Derneği (FPA), 7 Ekim 2023’ten bu yana uygulanan giriş yasağı nedeniyle İsrail Yüksek Mahkemesi’ne iki ayrı başvuruda bulundu. Mahkeme, hükümetin savunma sunması için tanınan süreyi dokuz kez uzattıktan sonra son olarak iki haftalık ek süre verdi.

İsrail basınında yer alan iddialara göre, Tel Aviv yönetimi gazetecilerin Gazze’ye girişine izin verilmesi ihtimaline karşı “uluslararası algı yönetimi” planları yapıyor. Ordu kaynakları, olası bir zorunlu açılma durumunda sadece askeri refakatli ve sınırlı basın turları düzenlenmesinin gündemde olduğunu aktardı. Yetkililerin, bölgedeki insani tablonun bağımsız biçimde dünyaya yansımasından endişe ettiği belirtiliyor.

Basın ve İnsan Hakları Örgütlerinden Sert Tepki

Uluslararası insan hakları ve basın kuruluşları, İsrail’in tutumunu ağır ifadelerle eleştiriyor.

Euro-Med İnsan Hakları Monitörü, gazetecilerin engellenmesini “savaş suçlarına dair kanıtların sistematik biçimde ortadan kaldırılması” olarak nitelendirdi. Kuruluş, uydu görüntülerinin yıkılan mahallelerdeki enkazların taşındığını gösterdiğini açıkladı.

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), bu yasağın bilinçli bir strateji olduğunu savunarak askeri refakatli basın gezilerinin tarafsız haberciliği imkansız hale getirdiğini vurguladı.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ise İsrail’in 2025 yılında dünyada en fazla gazetecinin hayatını kaybettiği ülke olduğunu raporladı.

Ateşkes İhlalleri ve İnsani Kriz

Hamas, 10 Ekim’de başlayan ateşkesten bu yana İsrail’in anlaşmayı binin üzerinde kez ihlal ettiğini ve bu süreçte 400’den fazla Filistinlinin yaşamını yitirdiğini duyurdu. Arabulucular, Hamas’ın ateşkese uyum sağladığını belirtirken, İsrail’in Gazze’ye insani yardım girişlerini kısıtlamayı sürdürdüğü ifade ediliyor.

Gazze Hükümet Medya Ofisi verilerine göre, savaşın başlangıcından bu yana 257 Filistinli gazeteci İsrail saldırılarında hayatını kaybetti. Yabancı basının bölgeye alınmaması, Gazze’de yaşananların bağımsız ve doğrulanabilir şekilde dünyaya aktarılmasını zorlaştırıyor.

İsrail, ateşkese rağmen yabancı gazetecilerin Gazze’ye girişine izin vermiyor. Karar, basın özgürlüğü ve savaş suçları iddialarıyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi.