Gazze’de İadesi Yapılan Yüzlerce Naaş Kimliksiz Kaldı

İşgalci İsrail tarafından Gazze’ye iade edilen yüzlerce Filistinli naaşın kimlik tespiti, çöken sağlık sistemi ve süregelen ambargo nedeniyle yapılamıyor. Adli tıp ekipleri, soğutma cihazı dahi olmadan, sadece “elleri ve inançlarıyla” kimlik belirlemeye çalışıyor.

Eklenme Tarihi: 06 Kas 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 06 Kas 2025
Gazze’de İadesi Yapılan Yüzlerce Naaş Kimliksiz Kaldı

Gazze Şeridi’nde son haftalarda işgalci İsrail tarafından iade edilen yüzlerce Filistinli'nin naaşı, çöken sağlık sistemi ve tıbbi ekipman eksikliği nedeniyle kimliksiz şekilde morglarda bekletiliyor. Birçoğu sadece bir numarayla etiketlenen naaşlar, hastanelerde insanüstü bir çabayla kimliklendirilmeye çalışılıyor.

Gazze Adli Tıp Komitesi Başkanı Dr. Ahmed Duhahir, Quds Haber Ağı’na yaptığı açıklamada, “Cesetleri dondurma dolaplarında saklıyoruz. Çünkü morgumuz yok, soğutmalı kamyonumuz yok. Tek aracımız ellerimiz ve inancımız.” sözleriyle yaşanan çaresizliği aktardı.

Elektrik kesintileri, bombalanan hastaneler ve altyapı yıkımı nedeniyle, adli tıp ekipleri artık uygun olmayan odalarda çalışıyor. Gazze’deki morg ağından geriye sadece Nasır Tıp Kompleksi’nde küçük bir oda ve Şifa Hastanesi’nde dökülen bir bina kalmış durumda.

Gazze Sağlık Bakanlığı Bilgi Birimi Başkanı Zaher el-Wahidi, ekiplerin maddi eksikliklere rağmen imkansız işler çıkardığını belirterek, “Naaşlar bazen onlarca kişi halinde geliyor. Her birini fotoğraflıyor, belgeliyor ve etiketliyoruz. Ancak laboratuvarımız olmadığı için tek güvencemiz elimizdekiler,” dedi.

Ailelere kimlik teşhisi için sadece beş gün veriliyor. Kimliği belirlenemeyenler ise elle çizilmiş koordinatlarla işaretlenmiş mezarlıklara, numara verilerek gömülüyor.

DNA testleri ve insanlık dışı engellemeler

Gazze’ye şu ana kadar işgalci İsrail’den teslim edilen 270 naaşın yalnızca 76’sının kimliği tespit edilebildi. 520’den fazla isimsiz naaş ise kimliği tespit edilemeden defnedildi. Gazze Hükümet Medya Ofisi Sözcüsü Dr. İsmail el-Sevabite, işgalci İsrail’in DNA test kitleri ve adli tıp cihazlarının girişini engellediğini belirterek, “Bu sadece lojistik değil, ahlaki bir çöküştür. Filistinliler ölümlerinde bile onurdan mahrum bırakılıyor.” dedi.

Sağlık çalışanları, bazı naaşlarda yakın mesafeden infaz izleri, kırık kemikler ve işkence belirtileri bulunduğunu da aktardı. İşgal güçlerinin elindeki kayıtları paylaşmaması, kimlik tespitini daha da zorlaştırıyor.

Bir ailenin acısı: Eksik parmaktan teşhis

Gazze sakini Khitam Ebu Gharqud, iki yıl önce kaybolan kardeşi Adel’in fotoğraflarını incelediğinde, eksik bir parmağından tanıdı. “Hayal ettiğimiz veda değildi. Naaşı kırılgandı, parçalanmıştı. Ona dokunamadık bile; sadece yeniden yok oluşunu izledik, bu kez toprağın altında.” sözleriyle yaşadığı acıyı anlattı.

Gazze Sağlık Bakanlığı, uluslararası toplumun sessizliğini “utanç verici” olarak nitelendirerek, “Filistinliler ölümden sonra bile bir kimliğe, bir isme sahip olmayı hak ediyor.” çağrısında bulundu.