Gazze’de Yetersiz Beslenme Alarmı: Gelecek Nesiller Tehlike Altında!

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), Gazze Şeridi’nde hamile kadınlar ve bebeklerin kritik düzeyde yetersiz beslendiğini, bunun gelecek nesillerin sağlığını kalıcı biçimde tehdit ettiğini açıkladı.

Eklenme Tarihi: 23 Eki 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 23 Eki 2025
Gazze’de Yetersiz Beslenme Alarmı: Gelecek Nesiller Tehlike Altında!

Birleşmiş Milletler (BM) Nüfus Fonu (UNFPA), Gazze Şeridi’nde hamile kadınlar ve bebeklerde artan beslenme yetersizliğinin “nesiller boyu sürecek” sağlık sorunlarına yol açacağı uyarısında bulundu.

UNFPA temsilcisi Andrew Saberton, Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ni kapsayan beş günlük saha ziyaretinin ardından New York’taki BM Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında, bölgedeki durumu “bir Hollywood filminden farksız” sözleriyle betimledi. Saberton, Gazze’de gördüğü yıkımın ve insani kriz boyutunun “dehşet verici” olduğunun altını çizdi.

Yenidoğanlarda risk katlanıyor

Saberton’un paylaştığı verilere göre, Gazze’de her dört kişiden biri açlıkla mücadele ediyor ve bu grubun içinde yaklaşık 11 bin 500 hamile kadın bulunuyor. Savaş öncesinde prematüre veya düşük doğum ağırlıklı bebek oranı % 20 civarındayken, bugün bu oranın %70’e ulaştığı ifade edildi.

Temsilci, mevcut şartlarda dünyaya gelen bebeklerin ömür boyu sürecek sağlık sorunları yaşayabileceğine ve bu çocukların sürekli bakıma ihtiyaç duyabileceğine dikkat çekti.

Gazze'de Hastaneler Kapasitesini Aştı

Gazze’deki sağlık sisteminin “çökme noktasına geldiğini” belirten Saberton, yenidoğan servislerinin kapasitesinin %170 üzerinde çalıştığını, yer ve ekipman yetersizliği nedeniyle birden fazla bebeğin aynı kuvözde tutulduğunu söyledi.

Ayrıca, bölgede gerçekleşen gebeliklerin üçte birinin yüksek riskli kategoride olduğunu belirten UNFPA yetkilisi, yetersiz beslenme ve sağlık hizmeti eksikliğinin anne ölümlerinde artışa neden olduğunu vurguladı.

Yıkılan Altyapı, Krizi Derinleştiriyor

Saberton, beslenme yetersizliği ve sağlık altyapısındaki yıkımın insani krizi daha da ağırlaştırdığını belirterek, hastanelerin %94’ünün ya yıkıldığını ya da ağır hasar aldığını, buna karşın sağlık tesislerinin yalnızca % 15’inin acil doğum hizmeti verebildiğini kaydetti.