Gazze'de insanlık sınırlarının zorlandığı bir dönemde, ABD ve işgalci İsrail'in desteğiyle kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) sahneye çıktı. Ancak dağıtılan yardım kutularının içeriği de yöntemi de kamu vicdanında sınıfta kaldı.
GHF, şimdiye kadar sadece 14 bin yardım kutusu dağıttı. 2,1 milyonluk nüfusa oranlandığında bu rakam trajikomik boyutta. Kutularda 1 litre yağ, 2 kg pirinç, 4 kg un, 1 kg fasulye, birkaç kavanoz konserve, 6 paket makarna, çay ve bisküvi bulunuyor. Ne içme suyu var, ne ilaç, ne hijyen ürünleri, ne de bebeklere dair en temel ihtiyaçlar…
“Yardım değil, aşağılama”
Yardımlar, İsrail askerlerinin kontrolündeki sınırlı noktalarda dağıtılıyor. Binlerce aç insan bu merkezlere ulaşabilmek için dikenli telleri, kontrol noktalarını aşmak zorunda kalıyor. Rafah’taki dağıtım merkezinde yaşanan izdihamda üç Filistinli yaşamını yitirdi, onlarcası ise yaralandı.
Birleşmiş Milletler bile sistemi eleştirdi. UNRWA Başkanı Philippe Lazzarini, “İnsan onurunu zedeleyen bu tablo, insani yardım değil, utançtır” dedi. BM, dağıtım modelinin uluslararası insani hukukla bağdaşmadığını açıkladı.
“Bu sistem organize yardım değil, organize eziyet”
Dünya Gıda Programı Direktörü Cindy McCain de yardımların Hamas tarafından “çalındığı” iddialarını reddetti. McCain, “Yardım kamyonunu gören aç insanlar koşuyor. Bu bir çaresizlik refleksi, suç değil” diyerek sürecin kötü yönetildiğine işaret etti.
GHF: Askerler ve güvenlik şirketleri tarafından yönetilen vakıf
İsviçre merkezli GHF’nin yönetiminde eski Amerikan askerleri, özel güvenlik firmaları ve bazı “insani yardım” görevlileri bulunuyor. CEO Jake Wood, yardım sisteminin "insani ilkelere uygun yürütülemeyeceğini" gerekçe göstererek lansmandan bir gün önce istifa etti.
Vakıf, bir Avrupa hükümetinin 100 milyon doları aşkın bir yardım sözü verdiğini iddia etse de, bağışçı devletin ismi gizleniyor. Bu durum, Gazze’deki yardım sisteminin şeffaflıktan uzak, politik ajandalarla yönlendirildiği eleştirilerini beraberinde getiriyor.
Yorum: Gıda değil güvenlik aracı
Uzmanlara göre bu yardım modeli, insani krizden nemalanan askeri ve siyasi bir mekanizmaya dönüşmüş durumda. Yardım değil, kontrol dağıtılıyor. Aç bırakılan halka, “itaat karşılığında kutu” sunuluyor.
