İşgalci İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sonucunda on binlerce çocuk yaralandı; sağlık sistemi çöktü, hastaneler enkaz haline geldi. Ancak İngiltere hükümeti, bu ağır tablonun mağdurlarına sırtını döndü. Son 17 ay boyunca yapılan yoğun çabalara rağmen, İngiltere yalnızca iki Filistinli çocuğu kabul etti. Üstelik bu çocuklar, İsrail saldırılarında yaralananlar değil, doğuştan gelen rahatsızlıkları bulunan bireylerdi.
Gazze’de sağlık sistemi iflas etmiş durumda. 18 binden fazla çocuk hayatını kaybetti, binlercesi ise antibiyotik, anestezi ve temel cerrahi bakımdan mahrum şekilde yaşam mücadelesi veriyor. Bu gerçekliğe rağmen İngiltere, vize başvurularını sistematik biçimde reddetti ya da tamamen yanıtsız bıraktı.
İngiliz hastaneler hazırdı, hükümet engelledi
Londra, Manchester ve Birmingham’daki pediatri merkezleri, travma ve rehabilitasyon alanlarında gönüllü olarak destek vermek istediklerini duyurdu. Gerekli finansman da bağışlarla karşılandı. Ancak hükümetin bürokratik duvarı tüm bu çabaları boşa çıkardı.
Bu tavır, ülkede hem tıp çevrelerinden hem de siyasilerden tepkilerle karşılandı. Baroness Arminka Helic, hükümetin yaklaşımını “ahlaki çifte standart” olarak niteledi. İngiltere’nin Ukrayna, Suriye ve Afganistan’dan gelen yaralı çocuklara hızlıca yardım sunmuş olması, Filistinli çocuklara yapılan bu ayrımcılığı daha da görünür kıldı.
Cameron söz verdi ama uygulama sıfır
Şubat 2024’te dönemin Dışişleri Bakanı David Cameron, “Yaralı çocuklara kapımız açık” mesajı vermişti. Ancak aynı dönemde yapılan başvurular ya cevapsız bırakıldı ya da tamamen reddedildi. Hatta iki bacağı ampute edilmiş bir çocuğun tedavisi için yapılan, finansmanı da hazır olan başvuruya dahi hiçbir dönüş yapılmadı.
Bu tablo, İngiltere’nin yalnızca insani değil, siyasi bir tercih yaptığını gözler önüne seriyor. Uzmanlar, bu tavrın arkasında “Filistinli çocukların yaralarının politik etkisinden duyulan rahatsızlığın” yattığını belirtiyor. Zira onların kabulü, İngiltere’nin işgalci İsrail’e verdiği desteğin sorgulanmasına neden olacaktı.