ABD’nin önde gelen yayın organlarından The Washington Post’un ele geçirdiği gizli bir rapor, İşgalci İsrail’e yönelik ABD’nin askeri yardım politikasına dair büyük bir tartışma başlattı. ABD Dışişleri Bakanlığı Genel Müfettişliği tarafından hazırlanan rapora göre, İşgalci İsrail askeri birlikleri, Gazze’deki iki yıl süren savaş sırasında ABD insan hakları standartlarını potansiyel olarak ihlal eden yüzlerce eylemden sorumlu tutuluyor.
Bu bulgular, ABD'nin, yargısız infaz ve işkence gibi vahşet eylemleri işleyen askeri birimlere güvenlik yardımını yasaklayan Leahy Yasaları kapsamındaki eylemlerin boyutunu resmi düzeyde kabul etmesi açısından bir dönüm noktası olarak görülüyor.
Milyarlarca Dolarlık Yardıma Rağmen "İstisnai Muafiyet"
ABD, İşgalci İsrail’e yıllık en az 3,8 milyar dolar yardım sağlayarak, bu ülkeyi kümülatif olarak en büyük ABD yardım alıcısı yapıyor. Gazze saldırılarının başlamasıyla bu yardım önemli ölçüde artırılmıştı.
Ancak raporun ortaya çıkardığı en çarpıcı gerçek, ABD yönetimlerinin İşgalci İsrail’e tanıdığı "istisnai" yaklaşımdır. Hem mevcut hem de önceki ABD yönetimleri, yaygın insan hakları ihlalleri rapor edilmesine rağmen, Leahy Yasalarını İşgalci İsrail’e uygulamayı reddetmiş ve askeri yardımları kesintisiz sürdürmüştü.
Hesap Verme Süreci Yıllar Sürebilir: İki Standart Uygulanıyor
Sızan rapor, İşgalci İsrail için uygulanan özel bir inceleme sürecini de ifşa etti. Bu durum, ABD’nin diğer müttefiklerine uygulanan standart prosedürlerle çelişiyor:
-
İsrail’e Özel Kural: İsrail’deki olayları incelemek, kıdemli yetkililer arasında oybirliği gerektiriyor.
-
Diğer Ülkeler İçin Kural: Diğer ülkelerdeki ihlallerde ise tek bir itiraz bile yardımı durdurmak için yeterli olabiliyor.
Eski Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Charles Blaha, "Çatışmanın gürültüsü azaldığına göre, hesap verebilirliğin unutulacağından endişeleniyorum," diyerek sürecin yavaşlayabileceğine dikkat çekti. Yetkililer, bu olayların incelenmesinin dahi "birden fazla yıl" sürebileceğini ifade etti.
