Suriye, bir yıl önce sona eren 61 yıllık Baas iktidarının ardından derin bir geçiş sürecine girmişti. Ancak halkın özlemle beklediği istikrar ve bağımsızlık hâlâ çok uzakta. Ülke şimdi de işgalci İsrail’in artan askeri müdahaleleri ve işgal benzeri uygulamalarıyla karşı karşıya.
Güney sınırlarından başlayarak iç bölgelere doğru genişleyen işgalci İsrail operasyonları, Suriye’nin egemenlik alanlarını ciddi biçimde zorluyor. Kuneytra, Dera gibi bölgelerdeki askeri yığınaklar ve düzenli hava saldırıları, yerel halkta “rejim değişti ama işgal riski bitmedi” kaygısını derinleştiriyor.
Hava sahasının fiilen kontrol dışı kalması ve kara operasyonlarının sıklığı, Suriye’nin mevcut yönetiminin bu tehdit karşısındaki sınırlı etkisini de gözler önüne seriyor. İşgalci İsrail’in stratejik hedeflere yönelik vur-kaç taktikleri, ülke genelinde güvenlik zaafiyetini sürekli hale getiriyor.
Yılların diktatörlük rejiminden kurtulan Suriye halkı, şimdi de Siyonist işgal tehdidi altında yaşamanın endişesini taşıyor. Bölgedeki diğer kriz odakları ve uluslararası dengeler de düşünüldüğünde, Suriye’nin tam anlamıyla bir istikrara kavuşmasının önündeki engellerin sadece iç dinamiklerle sınırlı olmadığı görülüyor.