İran ve ABD, Maskat’ta nükleer program konusunda kritik görüşmelere yeniden başlıyor. Diplomatik çözüm çabaları sürerken, başarısızlık halinde Orta Doğu’da yeni bir savaş riski gündemde. Taraflar kırmızı çizgilerinden vazgeçmiyor.
İran ve ABD arasında uzun süredir devam eden nükleer kriz, Maskat’ta yapılacak dördüncü tur müzakerelerle yeni bir döneme giriyor. Ancak tarafların taviz vermeyen tutumu, Orta Doğu’da yeni bir çatışma ihtimalini artırıyor.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile ABD Başkanı Donald Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Umman’ın başkenti Maskat’ta tekrar masaya oturuyor. Kritik müzakerelerde, İran’ın nükleer faaliyetleri ve ABD’nin yaptırımları ana gündem maddesi olarak öne çıkıyor.
ABD tarafı, İran’ın uranyum zenginleştirmesini tamamen durdurmasını ve Natanz, Fordow, İsfahan’daki tesislerin kapatılmasını talep ediyor. Witkoff, yaptığı son açıklamada “Pazar günü yapıcı bir sonuç çıkmazsa, başka yollara başvuracağız” diyerek askeri seçeneğe işaret etti.
Trump yönetimi, daha önce de diplomasi başarısız olursa askeri müdahale seçeneğini masada tutacağını defalarca dile getirmişti.
İran tarafı ise bu tehditkar yaklaşımı reddediyor. Arakçi, “İran bu görüşmeleri iyi niyetle sürdürüyor ancak nükleer haklarımızdan vazgeçmemiz söz konusu değil” diyerek, kırmızı çizgilerinin net olduğunu vurguladı.
Tahran yönetimi, yaptırımların kaldırılması karşılığında bazı sınırlamalara açık olsa da, uranyum zenginleştirmeyi tamamen durdurmayı ya da elindeki zenginleştirilmiş uranyumu teslim etmeyi kesinlikle kabul etmiyor.
İranlı bir yetkili ise ABD’nin müzakerelerdeki yaklaşımıyla kamuoyuna verdiği mesajlar arasında çelişki olduğunu belirterek, “Amerika masada başka, basına başka konuşuyor” ifadelerini kullandı.
Görüşmelerde uzlaşma sağlanamazsa, Orta Doğu yeni bir çatışma eşiğine sürüklenebilir.
