İşgalci İsrail, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak üzere uluslararası sularda yola çıkan Madleen gemisindeki 8 gönüllü aktivisti mahkemeye çıkardı. İsrail mahkemesi, aktivistlerin "İsrail'e yasa dışı yollardan girmeye teşebbüs ettikleri" iddiasıyla bir ay süreyle tutuklu kalmalarına karar verdi. Gözaltına alınanlar arasında Türk vatandaşı Şuayb Ordu da yer alıyor.
İşgalci İsrailli insan hakları kuruluşu Adalah, tutuklama kararını kınayarak, gönüllülerin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu. Kurumdan yapılan açıklamada, “Aktivistler, insani bir misyonla yola çıktılar. Serbest bırakılmalı ve ya görevlerine devam etmelerine ya da güvenli biçimde ülkelerine dönmelerine izin verilmelidir” denildi.
Uluslararası tepki büyüyor
Madleen gemisinin zorla alıkonulması ve gönüllülerin gözaltına alınması, uluslararası kamuoyunda ciddi tepkiyle karşılandı. Birçok insan hakları ve yardım kuruluşu, İsrail’in bu müdahalesinin uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirtiyor. Geminin uluslararası sularda durdurulması, özellikle deniz hukuku ve seyir özgürlüğü açısından ciddi bir tartışma konusu haline geldi.
Türk yetkililerden takip açıklaması
Ankara’dan yapılan açıklamada ise, Türk vatandaşı Şuayb Ordu’nun durumu nedeniyle İşgalci İsrail makamlarıyla temas halinde olunduğu ve diplomatik sürecin yakından takip edildiği bildirildi. Dışişleri yetkilileri, vatandaşın güvenliğinin sağlanmasının öncelikleri arasında olduğunu vurguladı.
Madleen gemisinin misyonu
18 metrelik Madleen gemisi, "Özgürlük Filosu Koalisyonu" tarafından düzenlenen sivil bir insani yardım girişimi kapsamında 1 Haziran’da İtalya’nın Katanya kentinden Gazze’ye doğru yola çıkmıştı. Gemi, İşgalci İsrail’in Gazze’ye uyguladığı yasa dışı deniz ablukasını delmeyi ve Gazze halkına insani yardım ulaştırmayı hedefliyordu. Ancak gemi uluslararası sularda işgalci İsrail ordusu tarafından durdurulmuş ve 12 kişilik mürettebat gözaltına alınmıştı.
İşgalci İsrail, 4 gönüllüyü sınır dışı ederken, kalan 8 aktivistin en az bir ay boyunca gözaltında tutulacağı bildirildi. Gözaltı süresinin uzatılıp uzatılmayacağı ve gönüllülerin akıbeti ise belirsizliğini koruyor.