"İsrail'e verilen gizli sözler açıklansın"

CHP'li Toprak, yaptığı yazılı açıklamada, İstanbul'da düzenlenen Dünya Enerji Kongresi'nden sonra yapılan karşılıklı açıklamalara yönelik İsrail'in büyükelçi atamasını süresiz olarak askıya aldığını belirtti. Toprak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Mavi Marmara baskınından bu yana, Türkiye-İsrail arasında en alt düzeye inen ilişkilerin, kapalı kapılar ardında yürütülen pazarlıklar sonrasında, anlaşmayla sonuçlandığı açıklanmıştı. Haziran ayından bu yana, İsrail ile varılan anlaşmanın içeriği tam olarak kamuoyuna açıklanmadığı gibi, anayasa uyarınca uluslararası anlaşmaların TBMM onayına sunulmasının gereği de yapılmadı. Öncelikle hükümet, bu anlaşmayı ne zaman TBMM'nin bilgisi ve onayına sunacağını açıklamak zorundadır. İstanbul'daki Dünya Enerji Kongresine 2010'dan bu yana ilk kez İsrail'den en üst düzey ziyaret gerçekleşti. İsrail ve Türkiye Enerji Bakanları, başbaşa görüşme sonrasında, kamuoyuna pembe tablolar çizdiler. Cumhurbaşkanlığı sözcülüğü, Türkiye ve İsrail'in karşılıklı büyükelçi atamalarını hemen yapacağını açıkladı. Şimdi ortaya çıkan tabloya bakılırsa, İsrail Ankara'ya büyükelçi atamasını süresiz olarak erteledi. İsrail medyasına sızdırılan bilgilere göre, hükümet İsrail'e, Mavi Marmara baskınını yapan, 10 yurttaşımızı öldüren İsrailli subaylar ve askerlere karşı, Türk mahkemelerinde açılan davaların düşürüleceği sözünü verdi. Mahkemeler ise davanın düşürülmesi taleplerini geri çevirdi. İsrail de Türk mahkemelerinin bu kararı üzerine, Ankara'ya Büyükelçi atamasını askıya aldı. Öncelikle hükümetin, yasaları ve yargı bağımsızlığını yok sayan böyle bir taahhüdü, neye güvenerek İsrail'e verdiğini açıklaması gerekir. Anlaşılan AKP hükümeti her zaman yaptığı gibi, yargıya talimat verip, istediği kararı çıkartabileceğine güvenerek, İsrail'e böyle bir söz verdi. Mavi Marmara mağdurlarının aileleri davalarından vazgeçmeyince, hükümet şimdi köşeye sıkıştı. İsrail de, büyükelçi atamasını askıya alarak tepkisini gösterdi"

"HÜKÜMET, İSRAİL'İN ÖZÜR MEKTUBUNU AÇIKLASIN"

CHP'li Toprak, halktan ve TBMM'den gizlenen başka sözlerin de verilmiş olabileceğini iddia ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanı ve hükümet, anlaşmayı savunurken, İsrail'in özür dilediğini, Türkiye'nin şartlarını kabul ettiğini söylüyor. Ortada bir özür mektubu yok. Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya'dan ve Putin'den yazılı resmi mektupla özür diledi. Düşen uçakta ölen Rus pilotun ailesinden özür diledi, acılarını paylaştı ve ne istiyorlarsa yapılacağı sözünü verdi. Bu mektup, hem Cumhurbaşkanlığı hem de Kremlin tarafından eş zamanlı olarak Ankara ve Moskova'da medyaya ve kamuoyuna açıklandı. O zaman Hükümet, şayet varsa İsrail'in Türkiye'den ve Mavi Marmara mağdurlarının ailelerinden özür mektubunu açıklasın. Baskında öldürülen 10 yurttaşımız için hükümet, yüz kızartıcı bir şekilde 20 milyon dolar kan parasına imza attı. İsrail de parayı yatırdı. Oysa Rus pilotun ailesi Cumhurbaşkanlığı ve hükümetin önerdiği maddi-manevi hiçbir şeyi kabul etmeyeceğini açıkladı. Cumhurbaşkanı, Rus televizyonuna, Rus pilotun öldürülmesine karışanların yakalanıp yargılandığını, adaletin yerini bulacağını vaat ederken, Mavi Marmara'da yurttaşlarımızı öldüren İsrail askerleri içinse, imzalanan anlaşmada 'davaların düşürüleceği, İsrail askerlerinin yargıdan kurtarılacağı' sözü veriliyor. Yargı bunu reddedince, kapılar ardında verilen bu sözlerle kurgulanan oyun bozuldu. İsrail, Ankara'ya büyükelçi atamıyor. Davaların düşürülmesini, 10 kişiyi öldüren askerlerinin yargılanmamasını istiyor. Türkiye'nin Suriye'ye müdahalesinden, Irak'la ilişkilerinin gerilmesinden, İran ile karşı karşıya gelinmesinden en çok memnun olan ülkenin İsrail olduğu ve uygulanan dış politikanın en çok İsrail'in işine yaradığı ortada"