Milli Savunma Bakanlığı (MSB), İsrail’in Suriye’nin güneyine yönelik saldırılarının ardından bu kez Şam’ın merkezine düzenlediği hava saldırısına sert tepki gösterdi. Bakanlık, söz konusu saldırıların bölgede barış ve istikrar umutlarını hedef alan açık bir provokasyon olduğunu belirtti. “İsrail, uluslararası hukuku ihlal eden ve bölgeyi kaosa sürükleyen saldırılarına artık bir son vermelidir” açıklamasında bulunuldu.
MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda düzenlenen haftalık basın bilgilendirme toplantısında yaptığı değerlendirmede, Suriye’ye yönelik saldırıların bölgede geri dönülemez sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti. Türkiye’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı temelinde bölgesel istikrarı desteklemeye devam edeceği vurgulandı.
“GEREKİRSE SAVUNMA KAPASİTESİNE DESTEK SAĞLARIZ”
Toplantı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakanlık kaynakları, Türkiye’nin Suriye’ye yönelik yaklaşımının değişmediğini, Suriye'nin birliği ve bütünlüğünün korunmasından yana olduklarını belirtti. İsrail’in saldırılarının bu hedefi baltaladığını ifade eden kaynaklar, “Suriye’nin savunma kapasitesinin güçlendirilmesi ve terörle mücadelesine destek olunması yönündeki irademiz talep gelmesi halinde geçerlidir” değerlendirmesinde bulundu.
MSB yetkilileri ayrıca, İsrail’in son saldırılarında Suriye’de bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları açısından herhangi bir olumsuz durum yaşanmadığını da açıkladı.
“İSRAİL’İN TUTUMU TEHLİKELİ BİR YAKLAŞIMIN GÖSTERGESİ”
MSB tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İsrail'in Şam'a gerçekleştirdiği hava saldırıları, bölgede barış içinde yaşama ve uluslararası toplumla bütünleşme çabalarına büyük zarar vermektedir. Bu saldırılar, çatışmaları yayma niyetini ortaya koyan, bölgesel barış ve güvenliği hiçe sayan tehlikeli bir yaklaşımdır. İsrail, pervasız ve sınır tanımaz tavrıyla tüm bölgeyi istikrarsızlığa sürüklemektedir.”
Bakanlık, Gazze'de devam eden insani felakete de dikkat çekerek, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasına olan desteğin sürdüğünü bir kez daha vurguladı.