ABD Başkanı Donald Trump’ın kendisini "yasadışı uyuşturucu lideri" ilan etmesine Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro’dan uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandıracak, edebi ve ideolojik göndermelerle dolu sert bir yanıt geldi. Petro, Trump’ı "kaba ve cahil" olmakla suçlarken, Kolombiya siyasetini yanlış anladığını savundu.
Petro, Trump'ın, kendi çevresi ve danışmanları tarafından kandırıldığını belirterek, "Kolombiya'daki uyuşturucu kaçakçılığının asıl düşmanının kendisi olduğunu" iddia etti.
Márquez Göndermesiyle Çarpıcı Eleştiri
Kolombiya lideri, ABD Başkanı'na ülkesinin karmaşık gerçeklerini anlaması için edebi bir ders verdi. Trump’a Kolombiya'yı daha dikkatli okumasını ve uyuşturucu kaçakçılarının hangi tarafta, demokratların hangi tarafta olduğunu tespit etmesini öneren Petro, şu tarihi sözleri kaydetti:
"Sayın Trump, Kolombiya hakkında kaba ve cahilsiniz. Kolombiya'daki maslahatgüzarınız gibi, Gabriel Garcia Márquez’in 'Yüzyıllık Yalnızlık'ını okuyun. Size temin ederim ki yalnızlıktan bir şeyler öğreneceksiniz."
Petro, Kolombiya'da barışı teşvik etmeye çalışmanın uyuşturucu kaçakçısı olmak anlamına gelmediğini net bir dille vurguladı.
Sosyalist-Kapitalist Çatışma: "Kalbimde Açgözlülük Yok"
Trump’ın kendisini uyuşturucu lideri olarak suçlamasına, ideolojik bir karşı duruşla yanıt veren Petro, kendi sosyalist kimliğini öne çıkardı. Petro, Trump'ın aksine bir iş adamı olmadığını vurgularken, temel inançlarını açıkladı:
"Ben sizin gibi iş adamı değilim. Ben bir sosyalistim. Yardımlaşmaya, ortak faydaya ve insanlığın ortak faydasına, en önemlisi de petrol için tehlike altında olan yaşama inanıyorum."
Petro, kalbinde açgözlülük olmadığını belirterek, uyuşturucu kaçakçılığının asıl kaynağının açgözlülük olduğunu iddia etti:
"Bir mafya üyesi, kapitalizmin en iyi yanını, yani açgözlülüğü temsil eden bir insandır. Ben ise tam tersiyim, bir yaşam aşığıyım... Açgözlülük bizden kaçar, çünkü yaşam daha güçlü."
Petro, ABD'nin tarihine, kültürüne ve halkına saygı duyduğunu, onları düşmanı olarak görmediğini; ancak Trump'ın "insanlık kavramını anlamadığını" savundu.