Tansiyon Yüksek: Suveyda'da Çatışmalar Yeniden Alevlendi
Suriye'nin güneyindeki Suveyda ili yine silah sesleriyle uyandı. İç güvenlik güçleri ile Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) arasında sabah saatlerinde başlayan çatışmalar, kısa sürede tüm kenti sardı. Hikmet el-Hecri'ye bağlı Dürzi silahlı gruplarının Suriye güvenlik güçlerine ait kontrol noktalarına düzenlediği saldırı, günlerdir süren sessizliği bozdu. HTŞ güçlerinin anında karşılık vermesiyle çatışma büyüdü. Ağır silahlar ve makineli tüfeklerin kullanıldığı çatışmalarda can kaybı olup olmadığı henüz açıklanmadı.
Şair Enver Fevzat eş-Şair'in Öldürülmesi Krizi Büyüttü
Çatışmaların fitilini ateşleyen olay, dün akşam yaşandı. Ünlü şair ve aktivist Enver Fevzat eş-Şair, Busan köyündeki evinin önünde kimliği belirsiz silahlı bir kişi tarafından vurularak hayatını kaybetti. 45 yaşındaki şairin, İsrail destekli Ulusal Muhafız grubunu şiirlerinde sert dille eleştirmesi dikkat çekiyordu. Yerel kaynaklar, cinayetin arkasında Hikmet el-Hecri'ye bağlı Ulusal Muhafız grubunun olduğunu iddia ediyor. Şairin ölümü, Suveyda'daki Dürzi toplumunu ayağa kaldırdı.
Tarih Tekrar mı Ediyor?
Suveyda'da tansiyonun yükselmesi, 13 Temmuz'daki kanlı olayları akıllara getirdi. Bedevi Arap aşiretleri ile Dürzi silahlı gruplar arasında çıkan çatışmalarda onlarca Suriye askeri hayatını kaybetmişti. O dönemde İsrail'in Suriye güçlerine yönelik hava saldırıları, bölgedeki gerilimi tırmandırmıştı. 16 Temmuz'da taraflar arasında varılan ateşkes, şimdilik rafa kalkmış görünüyor. Uzmanlar, Suveyda'nın kontrolünün hem Suriye hükümeti hem de işgalaci İsrail için stratejik önem taşıdığını vurguluyor.
Uluslararası Toplumdan Gecikmiş Müdahale
16 Eylül'de Şam'daki Tişrin Sarayı'nda yapılan üçlü zirve, umutları yeşertmişti. Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Ürdünlü mevkidaşı Eymen es-Safedi ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Suveyda için ortak yol haritası üzerinde anlaşmıştı. Anlaşmaya göre, sivillere zarar verenler uluslararası sistemle koordine edilerek yargılanacaktı. Ayrıca insani yardımların kesintisiz ulaştırılması, zarar görenlere tazminat ödenmesi ve göç edenlerin geri dönüşünün kolaylaştırılması kararlaştırılmıştı. Ancak şairin öldürülmesi ve ardından gelen çatışmalar, bu anlaşmanın hayata geçirilmesini tehlikeye attı.
