ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, gazetecilerin Beyaz Saray'daki kritik ofislere erişimine yönelik dikkat çeken yeni bir kısıtlama getirdi. Karar, "hassas materyallerin" korunması gerekliliğini öne sürerek, gazetecilik camiasında erişim engeli ve şeffaflık konularında ciddi tartışmalar başlattı.
Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC), Cuma günü Beyaz Saray İletişim Direktörü Steven Cheung ve Basın Sözcüsü Karoline Leavitt'e gönderdiği resmi bir bildiride, gazetecilerin Leavitt'in ofisinin bulunduğu bölümü "önceden randevu almadan" ziyaret etmelerine "artık izin verilmediğini" resmen duyurdu.
NSC Muhtırası: Gizli Materyalleri Korumak Zorundayız
NSC tarafından yayımlanan muhtırada, bu kısıtlamanın nedenleri açıklandı. Gerekçeler, ulusal güvenlik hassasiyetlerine dayandırıldı:
"Gizli materyalleri korumak ve Ulusal Güvenlik Konseyi ile Beyaz Saray İletişim personeli arasında koordinasyonu sağlamak amacıyla, basın mensuplarının yetkili bir Beyaz Saray personelinden randevu alarak önceden izin almadan 140 numaralı odaya girmelerine artık izin verilmeyecek."
Bu karar, gazetecilerin Basın Sözcüsü ofisine serbestçe erişimini sağlayan yerleşik uygulamalara aykırı olması nedeniyle sert eleştirilere yol açtı. Medya kuruluşları, kısıtlamanın gerçek amacının basın özgürlüğünü engellemek ve gazetecilik faaliyetlerini zorlaştırmak olduğunu ileri sürüyor.
Özellikle Basın Sözcüsü ofisinin bulunduğu bölge, gazetecilerin önemli bilgilere ulaşmak ve yetkililerle hızlı temas kurmak için kullandığı kilit bir nokta olarak biliniyor. Kısıtlamanın, yönetimin şeffaflık vaatleriyle çeliştiği yorumları yapılıyor.
