Türkiye Organize Suç Endeksinde Avrupa 1.'Si Oldu

2025 Küresel Organize Suç Endeksi'nde Türkiye, 193 ülke arasında 10. sıraya yükselerek Avrupa'nın en kötü ülkesi oldu. Uyuşturucu, silah kaçakçılığı ve yolsuzluktaki artış, puanı 7,2'ye çıkardı.

Eklenme Tarihi: 18 Kas 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 18 Kas 2025
Türkiye organize suçta dünya 10'uncusu, Avrupa lideri

Türkiye, küresel suç endeksinde zirveye çıktı

Türkiye, 2025 Küresel Organize Suç Endeksi'nde 193 ülke arasında 10. sıraya yükseldi. Bu sıçrama, ülkenin organize suçla mücadelede endişe verici bir tablo çizdiğini gösterdi. 2020 yılına kıyasla puanı 7,2'ye çıkan Türkiye, bu artışı uyuşturucu, silah kaçakçılığı ve yolsuzluk gibi suçlardaki yükselişe borçlu.

Avrupa'da birinci sıradayız

Endekse göre Türkiye, Avrupa kıtasında organize suçlar bakımından birinci sırada yer alıyor. Bu durum, hem bölge ülkeleri hem de uluslararası yatırımcılar nezdinde ciddi rahatsızlık yaratıyor. Uzmanlar, Türkiye'nin bu konumunun ekonomik ve siyasi istikrara doğrudan etki ettiğini vurguluyor.

MASAK eski başkanı Burçak Başak, organize suçların devlet unsurlarıyla iç içe geçtiğine dikkat çekti. Başak, "Siyasi irade eksikliği olduğu sürece yabancı sermaye ülkeye gelmez" dedi. Bu tespit, Türkiye'nin yatırım ortamının da giderek zorlaştığını ortaya koyuyor.

Uyuşturucu ve silah kaçakçılığı arttı

Rapora göre Türkiye'de uyuşturucu ticareti son beş yılda üç kat arttı. Aynı dönemde silah kaçakçılığı da iki katına çıktı. Bu artışlar, ülkenin coğrafi konumunu suç örgütleri için cazip hale getirdi. Yetkililer, sınırlardaki denetimlerin yetersiz kaldığını kabul ediyor.

Yolsuzluk ekonomiyi vuruyor

Yolsuzlukla Mücadele Derneği'nin verilerine göre Türkiye'de yıllık yolsuzluk miktarı 50 milyar doları buluyor. Bu rakam, ülkenin yıllık bütçesinin yüzde 5'ine denk geliyor. Ekonomistler, bu kaynağın eğitim ve sağlığa aktarılması halinde büyük bir kalkınma hamlesi yapılabileceğini belirtiyor.

Uluslararası uzmanlar, Türkiye'nin öncelikle yargı bağımsızlığını sağlaması gerektiğini vurguluyor. Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerinin benimsenmesi halinde suçla mücadelede ciddi mesafe alınabileceği ifade ediliyor. Ayrıca, sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi de çözümün önemli bir parçası olarak görülüyor.