Akran Zorbalığına Karşı Türkiye 81 İlde Tek Vücut Oldu
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı, çocukların sosyal, duygusal ve akademik gelişimini doğrudan tehdit eden akran zorbalığına karşı bu yıl 81 ilde eğitim, danışmanlık ve dijital farkındalık programlarını devreye aldı. Dünya genelinde çocukların en sık karşılaştığı sorunlardan biri olan akran zorbalığı, dijitalleşmenin hızlanmasıyla birlikte fiziksel, sözlü ve sosyal zorbalığa ek olarak siber zorbalık biçiminde de kendini gösteriyor. Üç bakanlık, bu çok boyutlu soruna karşı farkındalığı artırmak ve çocukları korumak için kapsamlı bir iş birliği protokolüyle harekete geçti.
139 Eğitimle 9 Bin 504 Çocuğa Dokundu
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Türkiye genelindeki Çocuk Hakları İl Çocuk Komiteleri aracılığıyla 2025’te 139 ayrı eğitim düzenledi ve toplam 9 bin 504 çocuğa ulaştı. Eğitimlerde akran zorbalığı, siber zorbalık, güvenli iletişim ve olumlu akran ilişkileri gibi başlıklar işlendi. Aynı zamanda ebeveynlere yönelik “İlk Öğretmenim Ailem” mobil uygulaması üzerinden 1 milyon 25 binden fazla kullanıcıya ulaşıldı. Uygulama içinde zorbalığın türleri, belirtileri ve çözüm yollarına dair kapsamlı içerikler sunuluyor. UNICEF iş birliğiyle yürütülen “Akran Zorbalığı Odaklı Psikososyal Destek ve Pozitif Ebeveynlik Programı” kapsamında ise 6-18 yaş grubuna yönelik sekiz oturumdan oluşan bir eğitim modeli geliştirildi. Program hem çocuklarda farkındalık oluşturmayı hem de ebeveynlerin zorbalıkla baş etme becerilerini güçlendirmeyi hedefliyor.
5,2 Milyon Öğrenciye Sosyal Duygusal Beceri Desteği
Milli Eğitim Bakanlığı, akran zorbalığını önlemeye yönelik okullardaki rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerini güçlendirdi. Geçen eğitim öğretim yılında 6 milyon 393 bin 853 öğrenci, 60 bin 605 öğretmene akran zorbalığı ve şiddetle mücadele eğitimi verildi; 338 bin 590 veli de bilgilendirme programlarına katıldı. Bu yıl uygulanan sosyal duygusal beceri programlarıyla 5,2 milyon öğrenci ve 39 bin öğretmen desteklendi. Programlar, öz farkındalık, öfke kontrolü, şiddetle başa çıkma, empati ve sağlıklı iletişim gibi başlıklardan oluşuyor. Siber zorbalık farkındalığı için hazırlanan “İkizlerin Hikâyesi” ve “Kahramanın Maceraları” adlı hikâye kitapları ilkokul düzeyindeki çocuklara dağıtıldı. Bu kitaplar, dijital riskler konusunda çocukları bilinçlendirmeyi amaçlıyor.
Sağlık Bakanlığı 107 Bin Kişiye Ulaştı
Sağlık Bakanlığı, Sağlıklı Hayat Merkezleri, Göç Sağlığı Merkezleri ve hastaneler bünyesindeki psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve çocuk gelişimcileriyle akran zorbalığına karşı çok yönlü hizmet sunuyor. 2025’in ilk dokuz ayında Sağlıklı Hayat Merkezlerine akran zorbalığı nedeniyle 5 bin 323 kişi başvurdu; verilen danışmanlık hizmeti sayısı 14 bin 326’ya ulaştı. Aynı dönemde 1869 eğitim programı düzenlendi ve bu eğitimlere toplam 107 bin 306 kişi katıldı. Bakanlık, 7 haftalık grup çalışmaları şeklinde uygulanan Ön Ergenlik Yıllarında Duygusal Beceriler (EASE) Programı ile çocukların ve ebeveynlerin duygusal becerilerini hikâye ve etkinlik temelli içeriklerle güçlendirmeyi hedefliyor. Program, özellikle 10-14 yaş grubundaki çocuklarda özsaygı, empati ve çatışma çözme becerilerini arttırmaya odaklanıyor.
81 İlde Koordinasyonlu Mücadele
Üç bakanlık, akran zorbalığına karşı mücadeleyi sadece okul ya da hastane duvarlarıyla sınırlı tutmuyor. 81 ildeki il müdürlükleri, belediyeler, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerle iş birliği yapılarak toplum temelli bir koruma ağı oluşturuluyor. Bu kapsamda mahalle konakları, gençlik merkezleri ve halk eğitim salonlarında veli-çocuk atölyeleri düzenleniyor. Aile hekimleri, çocuk izlemeleri sırasında zorbalık belirtilerini erken tespit etmek için özel eğitim alıyor. Polis ekipleri ise okul çevrelerindeki güvenlik önlemlerini arttırıyor. Tüm bu adımlar, çocukların hem fiziksel hem dijital ortamda güvende hissetmelerini sağlamak için atılıyor.
Etki Değerlendirmesi Süreci Başlatıldı
Bakanlıklar, yürütülen programların etkisini ölçmek için ortak bir izleme ve değerlendirme sistemi kurdu. Sistem, eğitimlerin hemen ardından çocuk, veli ve öğretmenlere uygulanan anketlerle başlıyor. Üç ay sonra yapılan ikinci anket, davranış değişikliğinin kalıcılığını ölçüyor. Ayrıca okullardaki disiplin kayıtları, Sağlıklı Hayat Merkezlerine yapılan başvurular ve “İlk Öğretmenim Ailem” uygulamasının kullanım verileri aylık olarak analiz ediliyor. Elde edilen veriler doğrultusunda içerikler güncelleniyor ve yeni eğitim modülleri geliştiriliyor.
