ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF), hafta başında Gazze’de gıda yardımını kamyonlarla dağıtmaya başladığını duyurdu. Ancak bu operasyonlar, işgalci İsrail’in süren hava saldırıları altında hayata geçiriliyor.
Pazartesi günü düzenlenen bombardımanlarda, Gazze’de en az 45 kişi şehid oldu. Bu saldırılardan biri, yerinden edilmiş sivillerin sığındığı bir okulu hedef aldı. Enkazdan çıkarılan yanmış ceset görüntüleri sosyal medyada infial yaratırken, ölenler arasında çok sayıda kadın ve çocuk da bulunuyor.
Yardım operasyonu tartışmalı başladı
GHF'nin yürüttüğü yardım dağıtımı, işgalci İsrail’in onayını almasına rağmen Birleşmiş Milletler tarafından reddedildi. BM yetkilileri, bu özel yardım planlarının güvenilir olmadığını ve Gazze halkına etkili biçimde ulaşamadığını savunuyor.
Daha büyük tepki ise yardım sürecine entegre edileceği belirtilen “biyometrik tarama” sistemine geldi. Bu sistemle, yardım almaya çalışan ailelerin yüz tanıma ve parmak izi gibi yöntemlerle taranarak “Hamas bağlantılı” olup olmadıkları tespit edilmeye çalışılacak.
Hamas: "Yardım değil, savaş aracı"
Hamas yönetimi, bu uygulamayı ağır bir dille eleştirerek şu açıklamayı yaptı:
“Bu, kaosu düzenin yerine koymak, Filistinli sivilleri açlıkla terbiye etmek ve gıdayı bir savaş silahına dönüştürmektir.”
İşgalci İsrail tarafı ise söz konusu sistemin, yardımların Hamas’ın eline geçmesini önlemeye ve doğrudan sivil halka ulaştırılmasına yardımcı olacağını iddia ediyor. Ancak bölgeden gelen haberler, yardımların güvenli biçimde ulaştırılmasından çok, sivil kayıpların ve kontrol mekanizmalarının ön planda olduğu bir operasyonun yürütüldüğünü ortaya koyuyor.
