Hamas Siyasi Büro üyelerinden Muhammed Nazzal, Reuters’a verdiği özel röportajda, Hamas'ın Gazze Şeridi’ndeki güvenlik kontrolünü sürdürmeyi hedeflediğini söyledi. Nazzal, geçiş sürecinde Hamas’ın sahadaki varlığının özellikle insani yardım tırlarını hırsızlardan ve silahlı gruplardan korumak için gerekli olduğunu vurguladı.
Nazzal’ın bu açıklaması, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’deki savaşı sonlandırma ve bölgenin yönetimini yeniden şekillendirme planıyla Hamas’ın tutumu arasındaki derin farklılığı ortaya koydu. Trump’ın 29 Eylül’de duyurduğu plan; Hamas’ın tüm rehineleri serbest bırakmasını, silah bırakmasını ve yönetimi uluslararası bir geçiş konseyi denetimindeki teknokratik bir hükümete devretmesini öngörüyordu. İşgalci İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da bu planı desteklemişti.
Silahsızlanma konusundaki bir soruya Nazzal, “Evet ya da hayır diyemem. Bu, teklifin mahiyetine bağlı. Silahlar kime teslim edilecek?” ifadeleriyle yanıt verdi. Nazzal, silah meselesinin yalnızca Hamas’ı değil, diğer Filistinli direniş gruplarını da kapsadığını, dolayısıyla daha geniş bir ulusal mutabakat gerektirdiğini belirtti.
Gazze’nin yeniden inşası için üç ila beş yıllık bir ateşkes önerdiklerini söyleyen Nazzal, uzun vadeli garantilerin Filistin halkına “umut ve ufuk” sağlayacak bağımsız bir devlet vizyonuna bağlı olduğunu kaydetti. “Amacımız yeni bir savaşa hazırlanmak değil,” dedi.
İşgalci İsrail Başbakanlığı Ofisi, Nazzal’ın açıklamalarına yanıt olarak yayımladığı bildiride, Hamas’ın hâlâ tüm rehineleri serbest bırakmadığını ve anlaşma gereği koşulsuz silahsızlanması gerektiğini vurguladı.
Beyaz Saray ise doğrudan yorum yapmayarak, Trump’ın daha önceki açıklamasına atıfta bulundu. Trump, Hamas’ın taahhütlerine uyacağını varsaydıklarını belirtmiş ve Hamas'a “silah bırakması ya da buna zorlanacağı” mesajını iletmişti.
Nazzal, geçiş döneminin ardından sivil yönetimin teknokratik bir yapıya kavuşacağını, ancak sahada Hamas’ın varlığını sürdüreceğini ve sonrasında seçim yapılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, arabulucuların Trump’ın planında yer alan uluslararası güvenlik gücü konusunu kendileriyle görüşmediğini de ifade etti.