8 Temmuz'da çıkan 701 sayılı KHK ile 3 Furkan Derneği ve onlara bağlı temsilcilikler kapatılmıştı. Bugün, kapatılan dernek ve temsilcilikler hakkında Kahrmanmaraş'ta basın
açıklaması gerçekleştirildi. Gaziantep Furkan Derneği Başkanı tarafından gerçekleştirilen açıklamada; derneklerin bugüne kadar daima halkın maslahatına çalıştığı ve hiçbir terör örgütü
ile bağlantısı olmadığı vurgulanarak yetkililere bu yanlıştan vazgeçilmesi çağrısında bulunuldu. Ayrıca dernek binaları kapatılsa dahi toplumun hayrı için çalışmaya devan edeceklerinin
mesajı verildi.
Basın açıklamasını büyük bir kalabalığın takip ettiği gözlemlenirken, taşınan pankartlarda Furkan derneklerinin tertemiz olduğunun vurgulandığı dikkatleri çekti.
KHK ile kapatılan Furkan dernekleri hakkında gerçekleştirilen basın açıklaması şu şekilde;
Adıyaman’da, Kahramanmaraş’da, Kırıkhan'da, Besni'de, Urfa'da temsilcilikleri olan Gaziantep merkezli Furkan Derneği 8 Temmuz'da KHK ile kapatıldı. 30 Ocak'ta Furkan Vakfı'na yapılan
operasyon sonucunda, Furkan vakfı ile ilişkilendirilerek, 2 Şubat'ta 3 aylık süreyle faaliyetleri durdurulmak üzere kapılarına mühür vuruldu. Furkan Derneği yetkilileri olarak gerekli
yerlere başvurularda bulunduk fakat olağanüstü hal gerekçe gösterilerek derneklerimizin hangi gerekçeyle kapatıldığına dair bize herhangi bir bilgilendirmede bulunulmadığı gibi herhangi
bir belge de verilmedi. Biz il valiliklerini idari mahkemeye verdik ancak mahkemenin istediği evraklar valilikler tarafından verilmedi. Bu mahkemelerden hala bir sonuç çıkmadı. 3 aylık
kapatma süresi 2 Mayısta bitti. Valiliklere tekrardan başvuruda bulunduk. 3 aylık süre bittiği için faaliyetlerimize devam etmek adına dilekçeler verdik. Fakat sadece sözlü olarak
derneklerimizin faaliyetlerinin durdurulmasının 3 ay daha uzatıldığını öğrendik. 2. uzatmanın arkasından 8 Temmuz'da 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile derneklerimizin
kapatıldığını yine medya üzerinden duyduk, yetkililerden bir bilgilendirme olmadı.
2005 yılından bu yana kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle, gece gündüz, halkının maddi manevi huzuru ve güveni için hizmet eden, çalışan, daima kendi rahatından, malından, kendi
işinden, aşından fedakarlık eden, hayırlı bir nesil yetiştirmek için gayret gösteren bu insanlara ve bu insanların hizmet yaptığı şu derneklere öyle bir gerekçe gösterildi ki buna
kanunun kendisi bile inanmıyor.
Güya Furkan dernekleri terör örgütleri ile irtibatlıymış. Halkın, toplumun, kamunun güvenliğini tehlikeye düşürüyormuş.
Şahit olanlar bizi tanıyanlar bilir: bugüne kadar Furkan dernekleri acaba hangi terörü faaliyetine karıştı? Hangi terör eyleminin yanında yer aldı? Hangi terörist grubunu maddi
ya da manevi destekledi?
Güya biz toplumun güvenliğini tehlikeye sokuyormuşuz. Şu anda karşımda bulunan insanların hayatları da şahittir ki Furkan derneklerinin yaptığı manevi hizmet çalışmalarıyla
birçok insanın hayatı değişmiştir. Vatanına, milletine faydalı bir insan oldular. Allah'tan korkar hale geldiler. Ahiretini düşünür hale geldiler.
Bugüne kadar on binlerce insanların doldurduğu dev gibi salonlarda yüzlerce etkinlik yaptığımız halde hiçbir zaman emniyet yetkililerinden bile şikayet almadık. Daima bize teşekkür
ettiler. Emniyet ve devlet yetkilileri de şahittir ki Furkan dernekleri hiçbir zaman ne fikriyle ne zikriyle ne yaptığı faaliyetler ile toplumun güvenliğini tehlikeye sokacak bir şey
yapmamıştır.
Biz bugüne kadar ne bir polisle ne bir asker ile karşı karşıya geldik ne de devlet düşmanı bir nesil yetiştirdik.
Biz bugüne kadar dernekler aracılığı ile birçok hayırlı hizmet yaptık. Bizim arkamızda Allah, önümüze Rasulullah var. Bundan sonra da mutlaka Allah hayırlı hizmetlerin yapılacağı
yolları yöntemleri gösterecektir. Bizler Allah'a güvenerek bu yola çıktık. Tabelalarla sınırlı değil varlığımız. Tabelalardan evvel de bizim faaliyetlerimiz vardı, halkımız bizi iyi
tanır. Tabelalar indiği zaman da yok olacak değiliz. Allah'ın davasına, millete hizmeti bize görev olarak veren Allah'tır. Bu bizim kulluk vazifemizdir. Bizler Dernek binalarımız olmasa
da kulluk vazifemizi yapmaya, hakikatleri anlatmaya, yanlışlara muhalif davranmaya devam edeceğiz.
Buradan yetkililere sesleniyorum: bir an önce bu yanlış karardan dönülsün. Bir an önce Allah'ın dinine yardım etmek için dört gözle bekleyen şu kardeşlerimin yolları açılsın.
Bir an önce atılan bu iftiralar ve yanlışlara son verilsin.
Ya da açıklasınlar: siz milletin güvenliğini şu şu şu delillerle tehlikeye attınız diye. Bu yolda Hz Adem'den kıyamete kadar Allah'ın davasına hizmet eden bütün insanların başlarına bu
tür şeyler gelmiştir ve gelmeye devam edecektir. Bu yolda başımıza gelenler demirin dövülerek çelik olması gibi İnşallah bizi çelikleştirecektir.
Biz asla durmadık, durmayacağız. Güneşin doğması yakındır. Allah a olan güveniniz artsın. Allah bizimledir.


