İran ile işgalci İsrail arasında savaş her geöen gün başka bir boyut kazanırken, silahlı örgütler de bu kaotik ortamda pozisyonlarını netleştirmeye başladı. Bu örgütlerden biri olan PJAK (Kürdistan Özgür Yaşam Partisi), bölgesel hesaplaşmaların ortasında silah bırakma çağrılarına karşı sert bir açıklama yaptı.
PKK’nın yakın zamanda Irak’ta gerçekleştirdiği sözde “fesih kongresi”yle silah bırakacağını açıklamasının ardından, örgütün İran’daki kolu PJAK’ın bu karara uyup uymayacağı merak konusuydu. Beklenen yanıt geldi ve beklenenden daha keskin oldu.
Peyman Viyan: “Türk Devletinin Dayatmalarını Kabul Etmiyoruz”
Örgütün yöneticilerinden Peyman Viyan kod adlı kadın militan, yaptığı açıklamada Türkiye’nin ve bazı bölge ülkelerinin yaptığı silah bırakma çağrılarını "meşruiyetsiz ve politik baskı unsuru" olarak tanımladı.
“Türk devletinin ya da benzer odakların silah bırakma çağrısı bizim için geçersizdir. Biz teslim olmayız, mücadelemizi sürdürürüz.”
ifadelerini kullanan Viyan, özellikle İran’daki Kürt halkına yönelik dikkat çeken bir çağrıda da bulundu: “Her Kürt birey öz savunma bilinciyle hareket etmeli, rejimin baskılarına karşı hazırlıklı olmalıdır.”
“İran Rejimi İçeriden Çöküyor” İddiası
Viyan, açıklamasında İran rejiminin ciddi bir çözülme süreci içinde olduğunu ileri sürdü. İşgalci İsrail’in saldırıları sonrası öldürülen üst düzey askeri yetkilileri ve yaşanan ekonomik krizi hatırlatan Viyan, “İran artık hem içeride hem dışarıda savunmasız” yorumunda bulundu.
“İslam Cumhuriyeti’nin iç çelişkileri büyüyor. Komutanlar bir bir tasfiye ediliyor, halk yoksullukla boğuşuyor. Kürtler bu süreçte en dikkatli ve örgütlü halktır.”
Bölgesel Gerilim, Örgütleri Ayrıştırıyor
PJAK’ın açıklaması, sadece bir silah bırakmama bildirisi değil; aynı zamanda PKK içindeki fikir ayrılıklarının ve bölgesel vekil yapılanmaların farklılaşan gündemlerinin göstergesi olarak yorumlanıyor. Türkiye'nin baskısıyla PKK silah bırakma sürecine zorlanırken, İran’daki uzantısı olan PJAK, tam aksine, mücadeleyi derinleştirme niyetinde olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Öte yandan PJAK’ın İran’daki Kürt halkına yaptığı “öz savunma” çağrısı, hem rejim tarafından hem de uluslararası gözlemciler tarafından ayrılıkçılığa zemin hazırlayan bir çıkış olarak görülüyor.
Analiz: Yeni Dönemde PJAK’ın Rolü Ne Olacak?
İsrail-İran savaşı fiilen başlamışken, PJAK gibi örgütlerin bu denklemde nasıl konumlanacağı, sadece İran için değil, bölge güvenliği açısından da önemli bir soru işareti. PKK’nın çözülme süreci yaşadığı bir dönemde PJAK’ın “devam” vurgusu yapması, örgüt içi parçalanmanın da derinleştiğini gösteriyor.
Kürt halkının taleplerini istismar eden silahlı yapılar, bölgesel krizlerden beslenmeye devam ederken, barışçıl çözüm çağrıları ise gürültüde kayboluyor.
