Faruk Beşer’e Zor Soru

Furkan Hareketi lideri Alparslan Kuytul Hocaefendi geçtiğimiz hafta vakıf binasında gerçekleştirdikleri forum programında Faruk Beşer'in 3.5 aydır onlarca itham ve iftirada bulunduğunu ve darbe projesinin bir ucu olduğunu iddia ettiğini söyleyerek lanetleşmeye davet etmişti.

Alparslan Kuytul Hocaefendi her Cuma gerçekleştirdiği tefsir dersi sonrası kendisine yöneltilen “Lanetleşmeye davet etmenizin sebebi nedir?” sorusuna verdiği cevapta “3.5 aydır sürekli saldırıyor sabrettim ama artık yeter” dedi. Konuşmasında bir çok noktaya değinen Hocaefendi Faruk Beşer’i şu sözlerle eleştirdi; Elini vicdanına koy cevap ver. Benim AKP’yi tenkitlerime göre bana tavır alman, hakaret etmen, doğru bir şey mi? Yani senin ölçün bu mu? AKP ile berabersem iyiyim değilsem kötüyüm öyle mi?”

AKP İLE BERABERSEM İYİYİM,  DEĞİLSEM KÖTÜYÜM ÖYLE Mİ?

Ben bu yazımda da yazmıştım şimdi ben AKP’yi tenkit etmeseydim bu Hoca bana bunları yapar mıydı sizce? Bütün mesele bu değil mi aslında.

Hakikaten de Allah’a sığınmamız gereken bir siyaset.

 Bediüzzaman Risale'i Nur'da “Euzu billahi mineşşeytani  vessiyaseh” (şeytandan ve siyasetten Allah'a sığınırım.) Neden böyle diyorsun demişler. Diyor ki bir olay geldi başıma ondan dolayı dedim diyor bu lafı. Ne oldu? Demişler.

Diyor ki;  zamanında bir adam vardı. Salih bir insan ama bir partiden alim bir insandı. Kendi partisinden olan bir fasık adamı savundu kendi partisindendir diye. Karşı partiden olan salih bir insanın aleyhinde konuştu. Halbuki o insan salih bir insandı temiz bir insandı haklıydı. Kendi partisinden olansa fasık, alçak, yalancı bir adamdı tuttu kendi partisindendir diye bu adamı savundu. Diğeri de bir salih insan olduğu halde onun aleyhinde konuştu ben bunu görünce anladım ki parti insanı bu hale getiriyor.

 O zaman dedim ki; “Euzu billahi mineşşeytani vessiyaseh” şeytandan da bu siyasetten de Allah'a sığınırım.

Hangi siyaset? İnsanı partizan yapan siyaset. Yoksa tabi ki Müslümanlar devlet meseleleriyle siyasi meselelerle ilgilenecekler. Elbette devlet idaresini de bilecekler siyasetle de ilgilenecekler Bediüzzaman onu bilmeyen insan değil. Onun kast ettiği böyle bir siyaset partizanlık. Kendi tarafından olan alçak da olsa onu savunuyor karşı görüş haklı da olsa, alimde olsa aleyhinde konuşuyor.

Hoca sen vicdanına sor! Ben AKP’yi destekleyen lehinde konuşan biri olsam sen bana bunu yapar mıydın?

AKP İle Berabersem İyiyim, Değilsem Kötüyüm Öyle Mi?

Şimdi siz bu adamın bu konuşmalarında bu tweetlerinde bu saldırganlığın da bunu görmüyor musunuz? Ben AKP tenkit eden birisi olmasam bu bana bunu yapar mıydı? Ey Hoca sen vicdanına sor vicdanına sor. Ben AKP’yi destekleyen lehinde konuşan biri olsam sen bana bunu yapar mıydın? Elini vicdanına koy cevap ver. Peki bu doğru bir şey mi yani benim AKP’yi tenkitlerime göre bana tavır alman, böyle saldırman, hakaret etmen, put demen, şunu demen, bunu demen, doğru bir şey mi?

Yani Senin Ölçün Bu Mu? Benim ömrümü çocukluğumdan beri İslam’a hizmetle geçti senin gözünde bunun hiçbir kıymeti yok mu?

AKP ile berabersem iyiyim, değilsem kötüyüm öyle mi? Benim ömrümü çocukluğumdan beri İslam’a hizmetle geçti senin gözünde bunun hiçbir kıymeti yok mu? Sen ömür boyu maaş aldın rahat rahat yaşadın ben ömrümde bir kuruş para almadım. Bunları konuşmak istemiyorum ama mecbur ediyorsun.

 Bunların Kıymeti Yok Mu?

Ben ömrümü verdim çocukluğumdan beri. Beni çocukluğumdan beri tanıyan insanlara sorabilirsin. Ben senin gibi rahat yaşamadım ben dava adamıyım. Ben ömrümü verdim. Nice tehlikelerle karşılaştım, nice sorunlarla boğuştum, nice fitnelerle uğraştığım benim ömrüm çileyle geçti senin gibi rahat yaşamadım. Bunların hiç kıymeti yok.

Sen Bizim Partiden Değilsin O Halde Düşmansın!

Bu müslümanca bir yaklaşım mı?

 Senin tenkit  anlayışın bu mu yani?

Partinden olmayınca tenkit mi edersin?

 Saldırır mısın?

Hakaret mi edersin?

 Benim Tenkitlerim Allah İçindi Menfaatçi Olsaydım AKP İle Beraber Olurdum.

Ben menfaat düşünen adam olsaydım hükümetin yanında yer alırdım ama biz hocalara düşen vazife yetkililere doğruları söylemektir. Yanlış yaptıkları zaman uyarmaktır. Sen ne zaman uyardın hükümeti? Sen bu cemaati göklere çıkardın böyle kitap yazdın. Ne o zaman onları uyardın nede şimdi hükümeti uyanıyorsun. Bu hükümetin hiç mi yanlışı yok? Sen ne zaman hükümeti uyardın? Hangi meselede? ‘Projenin ucu’ ne demek, emniyete haber veriyor yani gidin yakalayın bu da onlardan diyor.

Benim yıllarca yaptığım konuşmalar var neyse ki. Bu konuşmalarımı yayan talebelerim var neyse ki. Beni koruyan bir Rabbim var neyse ki. Yoksa bu tür adamların bu iftiralarıyla demek ki hareket etse yetkilile, beni de alıp götürmeleri lazımdı. Çünkü bilmezler. Bu da AKP’li bir hoca demek ki bunun bir bildiği var derler alıp götürelim derler.Bu Hedef göstermek değil midir? Bu ihanet değil midir?